yaşadığımız krizi incelemeden önce joseph schumpeter'in kapitalizmin başarısını sorgularken söylediği sözlere bir göz atalım;
--spoiler--
Kapitalizm, kendine has özelliği yüzünden ekonomik bir değişim metodu veya tipidir. Ve durgun bir durum göstermez, hiçbir zaman da gösteremez.
Yeni milli pazarların veya dış piyasaların açılması; el sanatları atölyelerinden, yoğun ve büyük işletmelere geçiş, kapitalist sistemin durmadan, yorulmadan içinden bir ihtilal, yenilenme havasını tutmakta; bütün bu elemanlar, gene devamlı olarak eski faktörleri yok etmekte, yenilerini yaratmaktadır. bu yaratıcı yıkım gelişimi kapitalizmin esas temelidir.
--spoiler--
abd finansal yapısı, yeniçağa uyum sağlayamadı...
olağanüstü fonları çok daha büyük bir zenginlik oluşturacak yeni icatlara yönlendirmek yerine gayrimenkul kolaycılığına saptı...
şimdi sistem kendine uyum sağlayamayan finans piyasasını yıkıyor...
sonra da yeniden inşa edecek...
schumpeter'in deyimiyle tam bir yaratıcı yıkım.
zamanın ruhunu...
tarihin temposunu yakalayamayınca hayat seni tasfiye ediyor...
zaten kriz demek de bu...
bütün bu tartışmalar kapsamında, krizden sonra ne olacak sorusu da gündeme gelmektedir. işte bu noktada, schumpeter'in yaratıcı yıkımından bahsetmek gerekir.
schumpeter'e göre;
--spoiler--
kapitalist motoru harekete geçiren ve bu hareketliliği koruyan temel itki kapitalist girişimin yarattığı yeni tüketici mallarından, yeni üretim yöntemlerinden, yeni piyasalardan, sanayi örgütlerinin yeni biçimlerinden gelmektedir. (bu,) iktisadi yapının içinde ardı arkası kesilmeyen (d)evrimleri güden, sürekli olarak eskiyi yok eden, sürekli olarak yeniyi yaratandır. Bu yaratıcı yıkım (creative destruction) süreci, kapitalizm hakkındaki en esaslı gerçektir.
--spoiler--
schumpeter, yaratıcı yıkımı daha ziyade teknoloji alanıyla ilgili olarak geliştirmiş olsa da, kapitalist sistemin geneli için ve iktisadi döngü bağlamında da paralel görüşler, hem bizzat kendisi tarafından, hem de onu takip eden efsanevi fed başkanı alan greenspan da dahil, birçok iktisatçı tarafından geliştirilmiştir.
kuvvetle muhtemeldir ki, kriz sonrasında abd finans ve bankacılık sektörü çok daha güçlenmiş bir şekilde yoluna devam edecek. yani, bu yıkımdan yaratıcı bir şekilde çıkacaktır.
nereden mi belli? esasında, kktc'den. bizdeki bankacılık krizi henüz hafızalarda tazedir. 2000 - 2001 döneminde türkiye ve kuzey kıbrıs'ta yaşanan finans sektörü ağırlıklı kriz sonrasında benzer bir süreç yaşanmıştı.
hatta, bizde mudilerin meşhur meclis baskını sonrasında, bankacılık ve finans sektöründe önce müdahale ve kamulaştırma, ardından da esaslı bir yeniden yapılanma süreci yaşanmıştı.
bu sayede, bugün kuzey kıbrıs'ta da türkiye'de de (para, finans, petrol, gıda ve diğer emtia gibi) çok yönlü küresel şoklara rağmen, eskiye nazaran daha güçlü bir bankacılık ve finans sektörü gözlemlenmektedir.