okulunu uzattığı için ailesine karşı utanç hisseden and justice kişisi iş bulmuştur 3 aylık arama sonuncunda. hesaplara göre yıl boyunca evden hiç para istemeyecek ve bir nebze vicdan rahatlatılacaktır. sabah 8 de işyerinde olunup 3 te çıkılır ki akşam 5 teki ikinci öğretim derslerine girilebilsin. neyse işler iyi gitmektedir ve evden 4 aydır para istenmemiştir. ama o gün gelir çatar.
muhasebeci: al kardeş bu maaşın. şunu da imzala bir zahmet.
ben: abi burda ne diyo. '... aş. den hiç bir hak talep etmeyeceğime ve isteğimle işten ayrıldığıma*'
muhasebeci: kardeş malum kriz var ve şirket küçülmeye gidiyor.
ben: dur bi şefle konuşayım ya olurmu öyle şey. öğrenci adamım ben ne b.k yiyecem sonra.
.
.
.
ben: abi işten çıkartıyormusunuz beni ? yani inanamadım da. öğrenci adamın ne zararı olacak koca şirkete. burs sayın benim maaşı bari.
şef: valla and justice elimden gelen birşey yok. tamer beyle (patron) görüştük ve genel bir küçülmeye gidiyoruz. malum kriz var. yani yapabiliceğim bir şey yok.
ben: (bu konuşma cumartesi günü olmakta) yani pazartesi gelmiymmi ben şimdi? (hiç işten kovulmadım ki daha şoktayım soruya bak)
şef: sen bilirsin ama maaş alamazsın gelsen bile.
ben: anlıyorum abi. (bok anlıyorum, 3-4 gün nasıl bir ruh hali içindeydim anlatamam. hem seviniyorum artık sabah erkenden kalkmayacağım için, hemde üzülüyorum babamdan para istemek zorunda kalacağım aklıma her geldiğinde)
yani sonuç olarak işten kovulmak (hele ilk işinizse) adamın ağzına s.çar.