depresyonik ruh halinin neticelerinin açıklanmasına yönelik ortaya konulmaya çalışılmış tezlerin dışında ele alınan fizyolojik olmayan çevresel faktörlerin insan zihninde yarattığı kalıplaşmış bilgi reyaksiyonlarının içeriğine yönelik çıkarımların anlamdırılma evrelerinin neden-sonuç ilkesi ilerince ruh haline istinaden bulunan varsayımlardan sadece bir tanesi olması bu kuramın; psikolojide çeşitlilik gösteren fikir telakkiyecilerinin bilgi edindikten sonra yorum katma çabalarının ne derece bilim olana katkı sağladığı tartışıldı. bu tartışmalar elbet psikanlaliz çıkarımlara dayandırılma safhasına kadar gitti ki; insan güdülerinin bilinç dışı üretimlerinin kaynağının belirlenmesi, tespiti adına öne sürülen teorilerin aslında real dünyadaki gerçeklerin birer yansıması oldukları ve edinilen davranışın edilme sürecine nasıl ulaştığı sorusuna çok farklı yanıtlar üretildi. işte bu safhada çaresizlik sözlük anlamı ve gerçek hayatta yaşanılan ve süreklilik sahipliliği bakımından ele alınılması en mutlak konu haline geldiki bu bilim adamlarının öne sürdüğü metaryalist somutçu geleneğinin ne derece tırt bir anlayış olduğunu gözler önüne serdi. seriş bilim adamlarının ruhani olanın insan özüne yakın, özün ise mayasal bir kubist benzeri bir yanılsamadan ibaret olamdığı, bilinmeyene ilginin bilinmeyinin gerçek olduğu telakkiyesinin varolduğu gerçeğinin görülmesine zemin hazırladı ki konumuz bu değil, neyse. çaresizlik; durumdan türeyen türediği çerçeve içinde meydana geldiği olaydan bağımsızca zihinde süreçsel boyutta yer edindiği, edindiği mevkide davranış çeşitliliği içersinde evrimini gerçekleştirip ntur olmayan, genellikle negatif yönde yaşama direk etki eden bir sonuçken birden neden olabilen bir kavramdır. bu kavramın devamlılığı ve tekrar edilişi duygunun özünden ziyade diğer yaşanmışlıklardan kaynaklanan negatif ruhsal bağımlılıklarla etkileşimidir. insanın bir öğrenme süreci vardır ki bu süreci tamamlayamadan yani öğrenmeyi öğrenemeden bir duyguyu tekrarlayabilmesi olanaksız olduğundan çaresizliği, hayata çaresiz kalması tamamen bu durumunun daha önceki kopyalarından yani çevresindeki insanların çaresizliğinden örnekleme yapmasının bir sonucu ve bahsettiğim deneyimlerinden kaynaklıdır. mesela bir insanın babası pısırıksa o kişininde aynı pısırıklığı sergilemesi olası bir davranıştır ki bunun tam zıtdıda mümkün ki o da konumuz değil.