normal üstü düşünebilenlerin yemek zorunda kaldıkları yaftadır. halk, aşina olmadığı şeyi sevmez. eski köye yeni adet istemez. sıradışılığa izin vermez. bu yüzden lafını sözünü, fikrini tavrını anlamadığı adama ''deli'' der geçer. zaten bazı filozoflar da anlaşılmamak istedikleri için ''hee deliyim ben deli, tamam hacı hee, öle olsun sen haklısın'' modunda, kendi iç dünyalarında savrulup gitmişlerdir. çünkü kimsenin ''ne kadar akıllı adamsın yauu, nerden buluyorsun bu garip düşünceleri'' demesine, pohpohlamasına muhtaç değillerdir. bu yüzden bizim birçok sufimiz de, birçok aklıyla övünenden akıllı olmasına rağmen deli kılığında gezmemiş midir? (bkz: akıllı deliler kitabı)