akp tipi ekonomi üstadlarının, fethullah tipi finans uzmanlarının reddedeceğidir.
derler ki, "tüm dünyada ekonomik kriz var, dünyada küçülmeyen ekonomi yok!" diye.
ancak, göstergeleri bizden çok çok daha iyi olan ülkelerde önlemler alınırken, biz üzerimize gelen yüklü kamyona "gel, gel, gel, gel" dedik. ayrıca o ülkelerin hiçbirinde hiçbir aklı evvel çıkmadı ki, "kriz bize teğet geçti" desin.
bak adamım, 11 eylül 2001'den sonra dünyada konjektür değişti, petrol fiyatlarında gerçekleşen yükselme ile beraber oluşan likidite bolluğu sonucunda sıcak para yatırımları gerçekleşti 3. dünya ülkelerine. düşük kur, milli paraya yüksek faize dayalı para politikası sonucunda suni bir büyüme oldu adamım. mortgage sistemine entegre olmamız için de 40 takla atıldı ki, allah'tan tam entegre olamadık, zaman yetmedi. bir de olsak düşün halimizi. kaldı ki, bu adamlar ülkenin başına geldiğinden bu yana kayıt dışı ekonomi konusunda zerre yol kat edilmedi. hatta, kara para aklama konusundaki yasayı ab direktiflerine, 2007 ve 2008 ilerleme raporlarında talep etmesine rağmen "ekonomiyi döndüremeyiz" şeklinde itiraf edecek düzeyde çıkaramadılar!
sonra dünyada mortgage çıkışlı kriz baş gösterince tüm ünlü ekonomistler "1929'dan sert olacak" dediler. ünlü ekonomist recep tayyip erdoğan ise, "yahu olur mu öyle şey niha, elbette teğet geçecek" dedi.
tabi, işsizlik artıyor bu sırada, iş yerleri birer ikişer kapanıyor, sanayici ağlıyor, kredi kartı borçluları, çek, senet, sepet davaları rekor kırıyor bizim ünlü ekonomist ord. prof. dr. recep tayyip erdoğan "niha, yahu endişelenmeyin, kriz teğet geçecek" diyor.
derken, kriz arkadan gelip arka kısmımızdaki oturma organımızda patlıyor iyi mi?
ha bir de şu deniyor, "kriz dış kaynaklı" sanki yaklaşık 8 yıldır gerçekleşen suni büyüme dış kaynaklı değilmiş gibi. dış kaynaklı suni büyüme, sıcak paraya dayalı suni büyüme gerçekleşince adamlar kendilerini ekonomi dehası zannettiler. "lan biz yapıyoruz bak" dediler. bugün 2001 krizinin olduğu dönemden büyük bir ekonomik küçülme var! 2001 krizi dönemindeki işsizden kat be kat fazla işsiz var! 2001 krizinden beter sayıda kapanan iş yeri var! edebiyata gelindiğinde "biz enkaz devraldık!" enkaz devraldın, mükemmel(!) yönettin şimdi ne oldu? dış kaynaklı!
"kriz var" deriz, "olur mu efendim, bankalar sağlam!" der ibibik. sağlam olmasının sebebi de kendileri değil ha, bankaların batmasını neredeyse imkansız hale getiren o çok salladıkları 57. hükümet'in çıkardığı bankacılık yasası. devlet ihale kanunu da yolsuzluklara zerre mahal vermiyordu ama 15 defa değişiklik yaptılar üzerinde zat-ı şahaneleri.
hadi bankalar batmadı, e adamım üretimi durduran fabrikalar? haciz gelen iş yerleri onları napalım? bence krizi yok sayanların oturma organına sokalım ne dersiniz? krizi nasıl yok sayıyorlarsa bu kapanan fabrikaları, üretimi durduran fabrikaları, o zaman içlerine alıp komple yok etsinler?
"bilmem kaç çeyrek üst üste büyüdük!" ne oldu? tek bir çeyrekte dalga gelip götürdü değil mi?
öyle formülde değişiklik yapıp, 1 gecede 4000 dolar kişi başına düşen milli gelirde artış yaparak "ekonomi" yönetilmez tayyip efendi!
adam gibi kabul et de ki, "bundan önceki suni büyüme bizim başarımız değil, dış kaynaklıydı, şimdiki kriz gibi!" ama diyorsan ki, "biz uçurduk türkiye'yi, biz mükemmel yönettik" diye, o zaman bugünkü krizdeki sorumluluğunu kabul edeceksin koç! öyle davos fatihi olmakla, "bize darbe yapmak istiyorlar" muhabbetiyle mağdur ayağına yatmakla olmaz bu işler.
bak şimdi bunları da yazdım ya, halk iradesine karşı olurum, postal yalayıcısı olurum bazı tatlı su demokratlarının gözünde.
yavrularım benim. bütçe görüşmelerinde ekonomiyi makarna, çay, simit ile anlatan adamı alkışlarsanız, ekonomiden anlayışınız da ancak makarna, çay ve simit kadar olur.