Bir zamanlar çok önceler... aslında o kadar da değil yakın ama önceleri... çünkü öyle olması gerekli. çünkü geride kaldı. en azından benim için yani.
içimde bir yük taşıdım, onun yükünü..
Son vedanın şarkısını söyledim, çok acıttı bilemezsin ki
vedalarla süslenmiş şiiirimi yeniden yazdım, altını çizdim, üstüne bastım, sonra yırtıp attım
içimdeki buğu.. o var ya işte yok artık
içimde üzüntü... hep var geçmiyor ki anlayamıyorum
Gözlerini gördüm, benden kaçışını, istemiyorum deyişini, nefretini, ateşini...
olmayacağını söylüyordu, daha fazla sürmeyecekti, anlamıştım da aslında ama noldu ki ?
pes ettim
korkuya boyun eğdim, eğemedim aslında.. sensizliğin korkusunu hissediyordum içimde yakın olduğunu da biliyorum ama yapamadım, anlayamadım, anlamak istemedim ki
Ve bir elin gelip kurtarmasını bekledim... çıkarmasını...
o günü bekledim...
terkedişini...
ve şimdi ben burda öleceksem, bu karanlık yerde sonlanacaksa her şey..
Hatalarımı say bana, dürüstçe! söyle vur yüzüme tek tek.. yaptıklarımı unutmam mı sorun ya da dalga geçiyor gibi olmam mı sana ?
Kulağıma fısılda
buyum ben böyleyim...
ama sen de böylesin, öylesin işte, böyleyiz biz...
ahh...
edit: bunu eksileyen zihin özürlü'ye selamlar. sivilleri öldüren amerika'dan farkınız yok lan sizin.