bağcılar'da myc kuaför var. tikky özentisi bol bu ilçenin gençleri hep bilir bu berberi.
benim de yıllara varan berberim; aynı vakit çişimizi tutamadığımız çocukluk günlerimizden beri berbaber büyüdüğüm biri bu mezalim. ha bir de kuzenim. hal böyle olunca kolay kolay berber değiştiremiyor insan.
ne zaman yanına uğrasam;
+ yavrum bak, üstleri iyice kısalt, önler uzun kalsın fauller şöyle vs...
- sen karışma ben yeni bi model deneyeceğim.
korkunç...bir insanın emo berberinde duymak isteyeceği son söz olsa gerek.
neyse; o vakitler bir bingöllü kıza eriyip bitiyorum. ama kız hüzünbaz "arkadaş kalalım" modunda. kızın siyasi birikimi yüksek; anarşik. her akşam yağmurda kalmış it gibi titreye titreye iş çıkışını bekliyorum. yine bu dönemler yanına uğramadan önce beynamaz kuzenime uğradım. traş esnasında bir ara yandan bana hıyar gibi bakan bir tip gördüm. ulan ama ne tip; ilyas salman suratına, tarkanın karma albümündeki saçını (hani yandan taranmış emo işi) eklemiş herif. lan kim bu maymun diyecekken, aynaya baktığımı farkettim.
ahu gözlüme yetişmem içinde 5 dakikam var. nasıl bir fön çekmişse namıssız; tarak, jöle, bahçe fırçası, tırpan ne vurdumsa şekli değişmedi.
hava soğuk, birde koştuk ya bu mükemmel kombinasyona bir de kızarmış bir burun ekledik; neyse.
vardım kızın yanına, şeklimi şemalimi unutmuş olacam ki gözüne girmek için kızın marks'tan giriyorum, engels'tan çıkıyorum; işçi sınıfından, emekçi sınıfından bahsediyorum falan. dersin sosyalist panelde seminer veriyorum almüngoym. bir ara camdan yansıyan suretime baktım da, lan fatih ürek hükümetin ımf politikalarını anlatsa ancak bu kadar eğreti durur. velhasıl kız pek ciddiye almadı, daha arayıp sormadı da...
demem o ki; saç sakal birbirine katın, burun kıllarınızdan ayran içemeyecek duruma gelin ama emo berberine gitmeyin; emo traşı olmayın...
