türkiye'de ve hatta dünyada, tamamen tarihe karışmış olan basın anlayışı.
şöyle ki, parası ve siyasi kariyeri sağlam olan kim ise, o gelip basını lehine çalışmaya zorluyor. çalışmayanı da çete mensubu gibi göstererek fişletiyor. türkiye'de de, ne kadar özgür basın adamı var ise, hepsi neredeyse ortadan kaldırıldı, fişlendiler... bu fişleme bir liste tutularak yapılıyor; kim türkiye'nin ulusal bütünlüğünü ve bağımsızlığını savunan yazılar yazıyor, hemen listesini çıkarıyorlar. çıkarıyorlar çünkü bu memleket artık kendi adamlarınca yönetilmiyor. abd lehine yazı yaz, kralsın! türkiye'nin içinde bulunduğu tehlikeleri yaz, çete elemanısın!
geçenlerde bakınıyorum internette, bir liste buldum. söylenene göre, bu ele geçirilmiş olan bir fişleme listesiymiş. üstelik tsk'da bir makama ait olduğu söyleniyor. kardeşim bir kere tsk makamlarına ait belge ortaya çıkmaz, o işi geçeceksin! öyle sanıyorum ki bu akp hükumetince hazırlanmış bir liste olsa gerek, bir sürü gazetecinin ismi vardı. bir de göreceksin, hangisi daha önce fişlenmeli diye derecelendirmişler!
zülfü livaneli gibi, hem sanatçı hem de dünyanın en dürüst adamlarının bile isimleri vardı listede. düşündüm, "zülfü livaneli türkiye'nin ulusal bütünlüğünü korumak isterce bir yazı mı yazdı da fişlemek istiyorlar" diye düşündüm... zülfü livaneli'nin yazılarını da okumam açıkçası ama öyle sanıyorum 2005'de yazdığı bir yazısına denk gelmiştim. az önce yazıyı internette arattım ve buldum. alın size zülfü livaneli'nin fişlenme listesine alınmasıyla ilgili bir ipucu:
zülfü livaneli'nin söylediği "ulusüstü irade" ifadesi, dünyaya hükmeden bir örgütü işaret ediyor. ve bu örgüt türkiye'de ve dünyada gerçekleştirilen her türlü pislikten sorumlu olan bir örgüttür aynı zamanda. ondan sonra bizim akp kalksın, vatanperverleri fişleyip "örgütleri açığa çıkardık" diyerek kendini güvenilir ve sevimli göstersin...
bunun acısı er ya da geç çıkar; abdullah çatlı'nın trafik kazasında ölmesi gibi, muhsin yazıcıoğlu'nun uçağının düşmesi gibi, ya da kenan evrin'in kaderinin referanduma kalması gibi (...) *