bir sevgiliyi ele alalım. siz istemeden ayrılmışsınızdır. ya o gitmiştir yada gitmek zorunda kalmışsınızdır.
aradan vakit geçmesine rağmen sol yanınızdaki kuytuda bir şeyler kalmıştır. bazen acıtır bazen yaşadıklarınıza tebessüm ettirir.
unutamamak... msnde çevirimdışı girip sevdiğinize uzun uzun bakmaktır, aslında konuşulabilir ama ne konuşulacak? zaten bitmiştir sizin onunla olan hikayeniz. unutamamak... onunla beraber yürüdüğünüz yolllardan bir hasret ateşi ile geçmektir. unutamamak... içinizde sürekli bir baskıdır, nefesi kesecek gibi olur ama kesmez hayat işte devam etmeli.
unutamamak işte böyle birşey aslında kötü birşey değil, kötü olan nedir bilirmisiniz? sizin çektiğiniz acıları, hasreti karşı tarafın bilmemesi. işte bu acıtır işte bu insanı yıkar.