thug life nigga

entry287 galeri video1
    89.
  1. -------------- bu yazıyı kendime yazdım-------------

    evet bu yazıyı kendime yazdım sefer. kendime yazmak zorundaydım. kendimle aynada değil sözlükte hesaplaşmam lazımdı. sadece kendimle.

    evet resmi kağıtlara ve nufus kağıdının bana verildiğine göre bugün doğmuşum. bugün benim doğum günüm. doğdum ne bok olmudu. en başında sevdim. sevildim. birisini sevdim o beni sevmedi. neyse, beyeaz gömleğimi giydim. kollarını kıvırdım. kendimi uçsuz bucaksız bir okyanus a attım. havadan bakıldığında bir nokta kadar olamadım. karşıdan baktığında ufuk çizgisi gibi gözükmedim. yanıma yaklaşınca kendine aynada bakmış gibi durdum. ben bugün doğdum. hiç çırpınmadım. akıntılar beni bir adaya sürükledi. yalnızdım. yalnızlık allaha mahsus demedim. yaşamaya çalıştım. beyaz gömleğimi astım kursun diye. açtım hevesimi alacaklarla takıldım. bıraktım, bırakıldım. yalnız başıma kurtarılmayı beklemedim. kurtulmayı düşündüm. ama ne için diye kendimi teselli ettim. normal kayıtlara göre bugün doğmuştum ama ben 3 haziranda çoktan ölmüştüm tekrar nasıl doğayım dedim. ama nufus idaresi bana bugün doğdun diye kağıt vermişti. karanlık adada tek başımaydım. kurtulmak istedim bu sefer yalnızlık beni boğmaya başlamıştı. bu sefer didinmeliydim.

    ------------- bu yazıyı kendime yazdım---------------

    gerçek hayata göre gözlerimi 30 aralıkta açmıştım yeni yıla bu sefer yalnız girmemek umuduyla. bu sefer beni birisi düşünerek girmeyi hedefledim. başardımda ama bedeni değil ruhuyla benimle beraberdi. olsun yinede seviliyordum. ben öyle sanıyormuşum belkide. sanrılarla yaşıyordum. ama mutluluydum sonunu bile bile mutluydum. aşık olmuştum. seviyordum. sonun nasıl biteceğini bilemezsin ki. rüyalarla şubat ayına geldim. aradan tam 2 ay geçmişti yani 60 gün. özledim. özlendim. onu gördüm. hayatımı tümden değiştirecek kişiyi gördüm. umutlarım yeşermişti. ne bilebilirdim çekip gideceğini. beraberdik ama dimi ben onu düşünüyordum. o da beni. sanrılar devam ediyordu. terminalde onu bırakırken ağladım. istem dışı ağladım. isteyerek ağladım. o gidiyordu tekrar ne zaman görüşeceğimizi bilemeden gidiyordu sadece. sarıldım boynuna. aramıza levye bile girse ayıramayak şekilde. belki o da ağladı. isteyerek. ayrılıyorduk çünkü ne zaman görüşeceğimizi bilemeden. gidiş şokunu atlataamadım. sigarayı süngerine kadar içtim. içkiyi son damlasına kadar içtim. yanımda değildi bedeni. sadece ruhu vardı. mesaj veya aramayla ruhlarımızı arındıyorduk. kendimde değildim. karanlık odada sadece karşı duvara bakıyordum onun hayallerine. ay bile benimle dalga geçersine odamı aydınlatıyor bak neler yaptığına kalk aynayada kendine neler yap diye uyarır gibiydi. ne vardı tabi bunda diyebildim. nasılsa yakında yanımdan hiç ayrılmayacaktı. ben öyle düşünüyordum. onunda zamanında düşüncesi oydu. ayrılmayacaktık. kısa zaman nasılsa geçerdi. diye sürekli gece odama giren ay ile ben dalga geçmeye başladım. bu oda bir gün senin ışığınla değil. onun o güzel yüzündeki ışıkla aydınlanacak dedim. ay kendini güneşe bıraktı ben daha parlağım der gibi. sen bile sönük kalırsın ben yavrum dedim sen bile....

    ------------ bu yazıyı kendime yazdım-----------------

    hareketsizdim son zamanlarda. gözümün altındaki morluklar bir soğan halkası daha eklenmiş gibi oldu. olsun mutluydum ya ben gelecekti ya. öyle sanıyorsun ya. gelen mesajlar hiç iç açıcı gelmemeye başladı. benden daha uzağa gitmişti. yakınıma gönderceklerine daha da uzaklaştırdılar beni, bizi. daha da uzaklaşmıştık. bu da mı vakit geçerdi. nasıl geçecekti. ne oldu hayaller. ne oldu düşünceler. ne oldu salonumuza alacağımız takım. ne oldu umutlar. ne oldu panjurlarımızın rengi. yapıcak başka birşey yok. mecburen gitmesi lazımdı. başka alternatif yoktu. mecburduk her ikimizde.

    gitti.

    bundan sonra değişim başladı. yılanın deri dökmesi gibi değiştik. her zamanki aramalar günde gelen kaç mesajlar yerlerini bir kaç mesaja bıraktı. kısa ve net mesajlar. yinede bozmadım kendimi. olsun dedim. seviyoruz ya birbirimizi daha ne olsun. levye bile ayıramıyacak ya bizi. daha ne olsun. öyle yapışıcaz ki birbirimize aramızdan ışık bile geçmeyecek. öyle seviyorduk birbirimizi. ama oraya değil yanıma gelmesi lazımdı. oraya değilllll. olan olmuştu yapılacak birşey yoktu. beklemek zorundaydık. beklemek.... aramalar susmuştu. mesajlar bitmiş gibiydi. meşguldü, doluydu.

    (bkz: ilişkide uzatmaları oynamak)

    ve beklenen gün gelmiş çatmıştı. hayatım itilmişle kakılmışın hikayesi gibi olmuştu. güvendiğim dağlara kar değil dağ toptan yok olmuştu. cevap vermeyen aramalar, cevapsız mesajlar en sonunda ayrılık çanlarının sinyallerini bana verdi. anlamalıydım istenmiyorsun artık thug diye. anlamalıydım. ama ben sanrılarıma devam ettim. her zaman pesimist baktığım hayata bu sefer neden optimist olmayım dedim. iyi düşünmeliydim. ama beklemediğim bir mesaj akan bir nehirinin yönünü değiştirmek gibi oldu. önce beynimden vuruldum daha sonra başıma kaynar su. evet tam böyle oldu. onun için çarpan kalbim bu sefer. ayrılık için daha beter çarpıyordu. ayrıldıktan sonra insan şair ve sanatkar olur derlerdi gerçekten öyleymiş diye onayladım. şiirler yazdım. denemeler yazdım. başarılı bulanlar oldu. salaksın sen diyenler oldu. bu zamanda nerde böye sevgi aşk dediler. umursamadım yazdım sadece yazdım. boynum bükülmedi. üzgündüm sadece. neden ben diye kendime sorgulamadım. aynaya baktım sadece. sıfatıma tükürdüm. ağladım. karanlık dehlizlere girdim. beraber el ele o sahtede olsa seni seviyorum dediği yerleri gezdim. köpek öldüren içtim. en kalitesiz sigara içtim. hemen ölmeyim sürünerek ölmek istedim. öldürmedi sadece kusturdu. karanlık sokaklardan evime evimiz olacağı yere geldim. ay çoktan çıkmış odama girmiş ve benimle yine dalgasını geçmeye başlamıştı. bak noldu bana kaldın yine demesini bekledim. umursamadım yattım. gözlerim açık tavana baktım. ta ki o lanet güneş tekrar doğana kadar.

    nefes alıyordum. vucuduma giren oksijen ciğerlerimi yakıyordu. beyaz gömleğim kurumuştu. tekrar giydim özenle kollarını katlayarak. bugün doğmuştum kağıdıma göre. bu sefer yalnız değildim. bir şişe köpek öldüren, yarım paket sigara vee bendim. o karanlık odamda kutluyordum. kendimi ve kağıda göre olan doğum günümü.

    ------------- ben bu yazıyı kendime yazdım---------------
    8 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük