''zor be anne çok zor'' diye bir replik var ya hani malum filmden dillere pelesenk olan... işte oradaki ''zor'' kelimesinin tam anlamının karşılığıdır sevgilisi olan birine aşık olmak.
karşı tarafın sevgilisi olduğunu bildiğiniz halde onun yanındayken mutlusunuzdur; bir gülümsemesiyle, hareketleriye, her şeyiyle. zaman durur siz birlikteyken ama sonra yalnız kaldığınızda aklınıza birden o acı gerçek düşer: ''benim onun için hissetiklerimi o başkasına karşı hissediyor; benim onla yapmak istediklerimi o başkasıyla yapmak istiyor, benim ona gösterdiğim ilgiyi başkası ona zaten daha fazla gösteriyor''
onun başkasının sevgilisi olması fikri bile zaten canınızı fazlasıyla acıtırken onları bir de yolda el ele görmek büsbütün dağlar yüreğinizi... ''ölüm gibi bir şey oldu ama kimse ölmedi'' dizeleri gelir aklınıza.
çoğu kez de kendinizle hesaplaşırsınız ''nasıl böyle yanlış bir şey yaparım'' diye ancak duygularınıza laf geçiremeyeceğiniz gerçeğini sonradan kavrarsınız. belki bu ikilemleri yaşarken karşı tarafın da kalbini kırarsınız dengesiz hallerinizden dolayı; işte bu da acınıza tuz biber olur.
hele bazı anlar gelir ki;
aşık olduğunuz kişiyle çok tatlı bir sohbetin içinizdesinizdir; ancak tabiki o sizi normal arkadaş olara bilmektedir siz ise tam tersi, tam o sırada bir telefon çalar; mesaj gelir sevgilisinden; keser muhabbetti telefona odaklanır ya da gitmesi gerekir ortamdan..
işte o an lanet ederseniz kadere; ''neden ben senle daha önce tanışamadım?!!