morpheus: buradan sonra dönüş yok. eğer mavi hapı alırsan, herşey biter.
yatağında hiç bir şey olmamış gibi uyanır ve neye inanmak istiyorsan ona inanırsın.
kırmızı hapı alırsan, harikalar diyarı'nda kalırsın ve sana tavşan deliğinin ne kadar derin olabileceğini gösteririm.
neo: hacı bırak hapı da kapı al kapı.
morpheus: kaç kaç gelmiş?
neo: 6-4.
morpheus: ben zeki müren kapısı almam.
neo: zar tutma dedim diye artizlik yapma bana.
morpheus: tuttuğum şey zar değil aslında. matrix bana onun zar olduğunu söylüyor.
neo: hacı bırak felsefeyi de ver şu kırmızı hapı.
morpheus: o matrix'de yerini tespit edebilmemiz için kullandığımız bir mikro çip.
neo: hasktr lan amcık. bildiğin jelibon bu.
morpheus: ....
morpheus: soluduğunun hava olduğunu mu sanıyorsun?
neo: sen ciğerlerimle soluduğumu mu sanıyorsun?
morpheus: peki napıyorsun?
neo: götümden soluyorum amk.
