olması gereken bir durum. fakat türkiye cumhuriyeti, üzerine kurulduğu sistemin genel karakterinden dolayı, her zaman halkın iradesi dışında alternatifler oluşturmak zorundadır. halkın iradesi demek demokrasinin işlemesi anlamına gelir ki, demokrasi bazen bu bu coğrafyada bütün dengelerin değişmesine sebep olabilir. düşünün normalde bir türkiye cumhuriyeti cumhurbaşkanının kalkıp kürt meselesi çözülmelidir söylemi çok devrimci aynı zamanda şaşırtıcıdır. işte bu noktada egemen güç buna her zaman karşı çıkar. kendi özel yasalarıyla donattığı cumhurbaşkanını sadece bu yasaları savunmayı ve bunun dışında asla bir şey söylememesini emreder. bunun doğal sonucu olarakta ilerici (ki bu ilerici noktasında da kavram olarak bir sürü karmaşa yaşanıyor ülkemizde, kimin ilerici kimin gerici olduğu maalesef belli değil) gördüğü bir cumhurbaşkanı tehlikelidir. halkın içinden gelmiş bir cumhurbaşkanı halkın desteğiyle gelmiş, sistemin o soğuk koridorlarından, çelik yasalarından uzak bir cumhurbaşkanı; devleti anlamamış sayılır o yüzden asla istenmeyen bir durumdur, cumhurbaşkanını halkın seçmesi vs.