olayları çıkaranların sümüklü iki üç genç oğlandan mürekkep şu kendilerine genç fenerliler diyenler olduğu aşikar; o yüzden aziz yıldırım veyahut farklı bir yöneticiyi suçlamak haksızlık olur. amma velakin bu hayvanların yerinde duramayacakları, mağlubiyeti geçiniz, takımının galibiyetinde dahi o salonda toplanmış olmalarının amacı olan hayvanlıklarını yine yapacaklarını kestirememek mümkün değil. o halde olacakları tahmin ettiklerini kabul edersek, maç sonunda yöneticilerin iyi niyetli serzenişlerinin hiçbir inandırıcılığı kalmıyor.
fenerbahçe kulübü, bu hayvanları kendi stadında kontrol edemezken, güvenlik olanağı kısıtlı bir salonda zabt u rabt altına alması da düşünülemez elbette. o yüzden ben derim ki futbolda her allahın günü gördüğümüz rezillikleri basketbola da taşıyıp, en azından daha insancıl bi yanı olan, daha bir medeni kitleye haiz basketbol sektörünün de içine etmesinler, ve bir an evvel basketbol şubesini kapatsınlar. he basketbolu milyonlarca kitleye sevdirme fikrine ne olacak derseniz, benim yerlerde sürünen ergin atamana tekme savuran hayvanları görünce bastığım küfürleri, sinirden kendimden geçişimi gören basketboldan zerre haberdar olmayan küçük kardeşimin artık basketbola ilgiyle yaklaşması düşünülebilir mi? daha birkaç gün oldu nba finallerini izleyeli; "basketbol nasıl kitlelere ulaştırılabilir"i gayet rahat gördük hepimiz.
fenerli olduğumdan da muhtelif entarilerden haberdar olanınız vardır. eminim aynı hisleri o hayvanlar dışındaki bütün fenerbahçe taraftarı da taşıyor.