eski işyerimde patronumun mağazada olduğu her dakika bir dumur yaşamamız mümkündü. işte o olaylardan biri şöyle gelişmiştir.
nişantaşı nda sosyetik kokoşlardan biri mağazamıza gelir ve indirimde olan çantalarımıza bakmaya başlar. buraya kadar her şey normaldir. kadın her baktığı çantayı koluna asar ve fiyatlarını sorar. ben nazik bir şekilde yardımcı olurken, müşteri ile patronumda ilgilenmeye başlamıştır. bayan 4 adet çanta beğenmiştir ve hepsi kolundadır. fiyatlarını sorar ve 39 lira olduğunu duyduğu bir çanta için çok pahalı diye tepki gösterir. sinirli bir yapıya sahip olan patronum birden parlar; nesi pahalı hanfendi işinize geliyorsa alırsınız gelmezse almazsınız ! diye kaba bir giriş yapar. kadında bir anda sinire keser ve ; siz benle nasıl konuşuyorsunuz terbiyesizlik yapmayın gibisinden bir şeyler söyler. dellenen patronum hızlan kadının üzerine doğru yürür ve koluna takmış olduğu 4 çantayı bir hışımla çekip güm diye yere fırlatır. kadın gerçekten korkmuş ve mağazayı terk etmek üzere arkasına bakmadan kapıya doğru yönelir. patronum sinirini alamamış olacak ki arkasını dönmüş çıkmak üzere olan kadının arkasından hem küfürler eder hemde yere fırlattığı çantaları kadına doğru ayağı ile fırlatır. çantalardan iki tanesi kadının üstüne gelir ve kadın bağıra çağıra dahada hızlanarak mağazadan kaçar. o an ben büyük bir sessizlik ve dumur yaşamıştım. bu patronumla 9 yıllık çalışma hayatımda ki en dumur olaylar listemde ilk sıradadır. yani patronum çok büyük bir arızaydı ve mağazada olduğu her an bir dumur yaşamak mümkündü.