Türkiye'de kontrgerilla var mı?!.. Bu soru çok sorulur. Ama nedense(!), yetkililer, "bizde" olmadığını ısrarla söylerler!.. Hatta kızarlar!.. Çok kararlı bir şekilde "red" ederler!..
Daha sonra da, bu soruları soranlara da"iyi gözle" bakmadıklarını belli etmekten geri durmazlar!..
Kontrgerilla oluşumu, NATO üyeleri içinde ilk olarak italya'da ortaya çıktı. "Gladio" adlı bu örgütün, yasal olmayan yollarla birçok bombalama, kaçırma ve adam öldürme eylemin içinde bulunduğu anlaşıldı. Ardından, benzeri örgütlerin "değişik" isimlerle Fransa'da, ispanya'da ve ingiltere'de de varolduğu tespit edildi. ABD kaynaklı teşviklerle oluşan bu "resmi, ama yasadışı örgütlenme", hukuk devleti anlayışına uymadığı için, varlığını tespit eden her ülke, bu örgütü "lağv" etmek zorunda kaldı..
Ya, Türkiye de ne oldu?!..
***
Kontrgerilla, tanım ve görevleri itibari ile daha çok sağ iktidarlara yakın olur, sol iktidarlara ise uzak dururlar.O nedenle bu örgütlenmeler uzun süre saklanabilmişlerdir.
Demokratik hukuk devletine, daha duyarlı olan sol iktidardan çekinirler. Aslında, varlık nedenlerinden biri de, sola karşı olmaktır!..
Demokrasi ve hukukun üstünlüğünü isteyen, eşitlik ve özgürlüklerin oluşması için çaba gösteren, devletin milletin emrinde olduğunu söyleyen sol iktidarlar, "bu yasadışı resmi" örgütlerin işine gelmez. Nitekim, bu örgütler, sol iktidarlar zamanında açığa çıkarılmı ş ve kapatılmıştır...
***
Kadere bakın ki, ülkemizde "kontrgerillanı n" varlığını ilk kez "resmi" olarak öğrenen, Bülent Ecevit'tir.
Kıbrıs "Barış Harekatı" sonrası ABD tarafı ndan konulan "ambargo" sırasında, dönemin Genelkurmay Başkanı, Ecevit'ten, "örgütün" devamı için "Başbakanlık örtülü ödeneğinden" para talep etmiştir. Böylece, bu örgütün "bütçe" içinde yer almadığını ve o güne kadar tüm giderlerinin, NATO kaynaklarından karşılandığı bilgisine sahip olan ilk Başbakan, Ecevit olmuştur. Tabii, örtülü ödenekten para ödeyen ilk sol lider de!..
***
Bu bilgisini muhalefette iken "mahcup" bir şekilde kullanmış, 1 Mayıs 1977 "Taksim Katliamı" nı Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'e; "kontrgerillanın işi olarak değerlendirmiştir.” Ama!. iş işten geçmiştir!..
Bu yorumdan 28 gün sonra, 1977 seçimleri için düzenlenen izmir mitingine gelişinde, Çiğli Havaalanı'nda Ecevit'e "suikast" teşebbüsünde bulunulmuş, birlikte olduğu Mehmet isvan yaralanmıştır. isvan'ın bacağından çıkan "kurşun" zimmetli bir "NATO silahına" ait olduğ u tespit edilmiştir. Faili bilinmesine rağmen bulunamamıştır!..
Bu maceraların hemen ardından, 1977 seçimleri ile kurulan hükümetin Başbakanı olan Ecevit'e, o dönem ivme kazanan anarşinin "gerçek nedenleri ile ilgili" olarak, Ankara Cumhuriyet Savcısı Doğan Öz bir ön rapor vermiştir. Bu raporda; "Kontrgerillanın" varlığı, yapısı ve eylemleri anlatılmaktadır. Böylece, Doğan Öz, ilk kez bu örgütü, "resmen devlet arşivine" sokmuştur. Ama ne yazık ki, Başbakanı n eline bu rapor ulaştıktan sonra Doğan Öz öldürülmüştür. Faili ise, halen serbest dolaşmaktadı r!.. Ecevit hala suskundur!..
Ülkede hiçbir yönetici böyle bir örgütün varlığından söz edememektedir!..
KENAN EVREN iN iTiRAFI!..
Oysa, 8 ciltten oluşan "Kenan Evren'in Anıları" kitabının, 1.cildinin 431 ve 432. sayfalarında, Evren; "Mayıs 1980" başlığı altında, dönemin Başbakanı Demirel ile yaptığı bir konuşmayı aktarır. Bu konuşmada "kontrgerillanı n varlığı" itiraf edilmektedir!..
Demirel, Evren den; "Özel Harp Dairesi'ndeki personelin teröristlerle mücadelede kullanılmasını ve bu personelin teröristleri, çete savaşı yapmak suretiyle öldürmelerini istemiş. Vaktiyle de bu teşkilatın (1971 sıkıyönetim döneminde KIZILDERE olaylarında olduğu gibi) böyle kullanıldığını da belirtmiş."...
Evren'in cevabı ise daha ilginç; "Bu teşkilatın gerçek görevi bu olmadığını ve vaktiyle yanlış kullanıldığını söylemiş. Artık, Özel Harp Teşkilatı'nı gerçek görevine "yönlendirdiğ ini” ve tekrar "kontrgerilla" söylentilerine müsaade etmeyeceğini, devletin güvenlik güçlerini güçlendirilmesi gerektiğini ifade etmiş!.."
Bu konuşmalar, "Devleti yönetenlerin" ibret verici düşünceleri!..
O gün karar verici konumda olan bu kişiler, daha sonra bu ülkenin Cumhurbaşkanı oldular!..
***
Sahi!.. Türkiye'de "kontrgerilla" var mı?!..
Şemdinli de bomba atanlar kim acaba!..Biri bize açıklayabilecek mi?!