istanbul'un en uzun görev yapan, 2003 yılında sivas'tan istanbul'a atandığında sivaslılar tarafından davul zurna ile uğurlanan(!) ve görev aldığı dönem boyunca "gaflarıyla" ünlenmiş eski emniyet genel müdürü, yeni osmaniye valisidir.
"... - 15-20 kasım'da istanbul'da meydana gelen bombalama olayları sırasında kurmayları ile birlikte milli maç izlemeye letonya'ya gitmişti.
- 20 kasım'daki ikinci saldırının ardından, istanbul emniyet müdürlüğü'nde hayatını kaybeden polisler için düzenlenen cenaze töreninde basını suçladı. 'basın failleri deklare etti. eğer sorumsuzluk olmasaydı, şu anda bu şehitlerimiz burada yatmıyordu' dedi.
- savaş ay'a verdiği röportajda ilkokuldan beri kızlarına ateş etmeyi öğretmesiyle övündüğünü söyledi. 'hem ateş etmek rahatlatır insanı, patlayan tabanca sesi huzur verir bizim gibilere; stresini alır, benim eşim de silah kullanmayı bilir' diyordu.
- vatan caddesindeki 30 ağustos kutlamalarında, 4 öğrenci pankart açarak lübnan'a asker gönderilmesini protesto etmek istedi. töreni izleyenler protestocuları terör örgütü yandaşı zannederek öğrencilere saldırdı. cerrah ise, 'vatandaşımız güzel bir tepki gösterdi' dedi.
- kamuoyunda yeşil adı ile tanınan mahmut yıldırım'ın yaşadığına dair gazetelerde çıkan haberler üzerine verdiği demeçte, 'ölmüş adamı niye arayalım kardeşim' dedi.
- ismailağa camii'nde meydana gelen linç olayının ardından; 'şüpheli kafasını mihraba vura vura ölmüş' açıklamasını yaptı.
- hrant dink cinayeti şüphelilerinin yakalanmasının üzerinden 24 saat geçmeden anadolu ajansı'na verdiği demeçte; 'örgütle bağlantısı yok, milliyetçi duygularla işlenmiş bir cinayettir' dedi.
- münevver karabulut cinayetinin ardından kendisi ile görüşen gazeteci ayşe arman'a; 'kızlarını neden takip etmediklerini de söylediler mi size? e takip etselermiş kızlarını!' demesi tepki topladı." *
yıllar önce sivas'tan davul zurnayla uğurlanan(!) bu adamcağız da tarihin tekerrür ettiğine şahit oldu. zira istanbullular olarak bizler de ellerimizde davul zurna ile sokaklara döküldük!