bir ülke değişik organlardan oluşur. diyelim ki bağırsaklarımızda kolon kanseri çıkmış ve tüm vücuda yayılıp zarar veriyor. bunu cerrahi olarak çıkartmalı mıyız, yoksa onun iyice büyüyüp ölmemize neden olmasını beklemeli miyiz?
ülkemizde kolon kanseri hastası neden az biliyor musunuz?
başka ülkelerde insanlar bağırsaklarında bir sorun olduğu zaman götünden utanmadan gidip kolonoskopi yaptırıyor. bizde insanlar "kıçıma birşey sokturmam" diye itiraz ediyor, sorunu önemsemiyor. kanser tamamen insanı iş göremez hale getirinceye kadar tedavi edilmediği için son zamanlarında doktora gidip tedavi olmak istiyor ama artık çok geç. hasta 6 ay içinde ölüp gidiyor.
bir kanseri çıkartıp vücudu korumazsan hastalığından utanıp gizlersen her 10 senede ölüp ölüp diriltilirsin. sağlıklı bir yaşam istiyorsan hastalıklarını temizleyip iyileştireceksin. bagırsağım kesilecek birazı alınacak diye korkarsan o kanser seni kısa sürede öldürür.
geçen bir yurt dışı yayında anüs civarı kanser çıkmış bir hastanın ameliyatı anlatılıyor. yabancı doktorlar inanılmaz büyük diye değerlendiriyorlar. normalde avrupalı hastalar 3-5 mm buyukluğe erişmeden doktora giderken bizim bir türk 10 santim oluncaya ve kıçı tamamen tıkanıncaya kadar beklemiş. adamlar türk tümörü diye dalga geçiyorlar. utancımızdan yerin dibine giriyoruz.
insanlarımız sorunları kafasını kuma gömüp görmezden gelmeyi pek seviyor.
"bana dokunmayan yılan bin yaşasın",
"çalıya dolanacagına etrafından dolan" gibi atasözlerimiz zihniyetimizi anlatıyor.
sizi bilmem türklüğünüzden gurur mu duyarsınız? ancak ben yurt dışında ara ara darbe yapılan güney amerikalı antidemokratik ülke vatandaşlarıyla aynı kefeye konulmaktan utanıyorum.