karşılıksız, hiç bir çıkar beklemeden yaptığınız işlerin sonucunda kazık yediğinizin ya da işin veya olayların darmadağın edildiğinin farkına vardığınız zaman oluşan duygudur aslında. harcamak kelimesinin kardeşi olur her seferinde.
hepsinden geçtim verdiğim emeklere yazık dediğiniz vakit işte artık eskisi gibi olmadığınızı anlarsınız. artık üzüntünüz yerini sinire ve sabrınızın kalmamasına bağlı olarak "bıktım vallahi" deyişinize bırakır. büyüdüğünüzü anlarsınız. belki de bir tek emek sayesinde büyüdüğünüzü anlarsınız.
çalışmak, didinmek, hiç şikayet etmemeye çalışmak emeklerinizin karşılığınızı alacağınızı hissettiğinizde ortaya çıkar. eğer olur da alamazsanız, "biter".
özellikle üniversiteye geldiğiniz vakit bunu her daim yanınızda taşırsınız. suratınızdaki o, "acaba? hasssiktir?!?!" ifadesidir bu. o masumluğunuzla verdiğiniz emeklerin hepsinin bir kalemde boşa gittiğini gördüğünüz zaman beyninizden aşağı kaynar sular dökülür. hatayı farkedersiniz, çözümlemeye çalışırsınız. çözdüğünüzü sandığınız vakit, aslında çözemediğinizi anlarsanız o kadar koymaz. çünkü hep bir acaba duygusu taşırsınız içinizde. ama gerçekten bazı şeyleri başarmaya olan inancınız ne kadar yüksekse o kadar emek verirsiniz ve eninde sonunda "bu muymuş abi?" dediğinizde poff der ve "biter".
bir süre sonra gerçekten büyürsünüz, ve yapacaklarınızın ilerde o kadar da kıymetli olmayacağı gerçeğiyle yüzleşirsiniz. o vakit "sen oldun geç kenara" derler. 2008-2009 eğitim öğretim yılı benim için bitmiştir.
örn: calculus 119, calculus 120, (odtüde okuyan caaanım öğrenciler için gelsin.), bir de herkese gelsin, sevgili.