bir kürt doğar ve kendi iradesi dışında doğan bu kürt çevresinde gelişen olayları anlamaya çalışır tabi ki öncesinde görür öncesinde rastlantı olduğunu sanar ama sonraları bu sık sık tekrarlanan seri halinde çekilen filmleri sadece kendisinin izlediğini anlar. neden kendi toprağında ormanların, okulların, sanat kurumlarının, ticari faaliyetlerin olmadığını sorgular ve nedenini bulur. çoğu zaman okuduğu kitaptaki gerçekler ya da çekilen acılar ile onun çektiği denklik sağlamaz kendisini hiçbir öyküdeki karakterle tanımlayamaz olur. bir otobüse biner memleketin dışında yani gurbet dediğimiz toprak uzaklığında beraber aynı havayı soluduğunu , deyişleriyle aynı gökkubbe aynı resmi dil, aynı toprak dediği mecrada aa bunlar kokuyor, aa bunların kuyruğu yokmuş diye hakaret edilir ama aynı zamanda bunu söyleyenlerin de banyoya haftada az gibi kısa bir sürede bile banyoya girmediğini kirlerinden ancak teknolojinin, kimyanın icadı olan deodorant dediğimiz örtücü vazifesi gören şeylerle kurtulduğunu sorunun esas kaynağıyla uğraşmadıklarını da bilir. bu ırka mensup insanlara cahil de denilir ama bilinir ki de cahil kelimesini ağzından çıkaran insanların da ayda veya yılda okuduğu kitap veya katıldıkları sanatsal aktivitelerin aritmetik ortalamasını da istatistik bilimi önüne serer hergün artan olumsuz rakamlarla.
mecburi hizmet denilen icat olmazsa bilir kendisine hiçbir vatan evladı dediğimiz kişinin hizmet için gelmeyeceğini, gelen x,y,z kişilerinin de adamakıllı hizmet yapmadıklarını.
kendi dilleri ile konuşurken çevredekilerin bu dile ait kelimeleri küfür, silah gibi algılamalarını da anlamaz ve bu gibi saçma sapan uygulamalara da maruz kalınca yine kendisi suçlu olur.
ve bunu yapan insanlar da halen kürtleri dışlama nedenleri ararlar, e yaşadık gördük ki hayal gücü de çözüm istemeyenler için de b.k gibi ve ve yaşananları algılama oranı da sıfır(0) gibi bir rakam ise .
