nur cemaati kodamanlarının parsayı kaldırdığı alan olan eğitim sektörünün reklamını yapmak için her yıl organize edilen olay. bu kadar başarılı olmasının sebebi, insanlara reddedemeyecekleri şeyler göstermeleridir. çünkü her sene programdaki kalıplar, klişeler hazırdır: barış manço şarkıları söyleyen sevimli, çekik gözlü çocuklar, "cefakar anadolu insanı" geyikleri, allah, kitap ayağına uydurulmuş, duayı andıran duygusal sözlerden falan bahsediyorum. zaten stv'nin bütün her şeyi bu "anadolu insanı" miti üzerine kuruludur, takip eden az çok anlamıştır. çünkü en kolay manipule edilen insanlar hep bu anadolu insanıdır. din, kitap, ümmet, kardeşlik falan dediğiniz zaman arkasında bir şey aramadan hemen atlayabilecek insan türüdür bu anadolu insanı. o yüzden program boyunca sürekli bu anadolu mitine atıfta bulunulduğunu görebilirsiniz. ayrıca bir kültür organizasyonu 3-4 yaşında çocukların el ele tutuşup halkaya karışmasıyla veya daha büyüklerinin siktiriboktan popüler şarkılar söylemesiyle mi yapılır acaba? zaten bunun yapıldığı bir 23 nisan var! yani demek istediğim, herhangi bir ülkenin kültürel organizasyonunda o ülkenin edebi eserleri, tarihi, kültürü tartışılır diye biliyorum ben. bunun 2-3 hamle ötesini düşünmekten yoksun "anadolu insanı"nı, yani türkiye'nin ezici çoğunluğunun desteğini alıp daha ileri hedefler için güç toplamaktan başka amacının olmadığını anlayamamak da bir aptallık belirtisi değildir ayrıca, çünkü bu organizasyon çok iyi paketlenmiş durumda. ticari ve siyasi amaçları için ufacık çocukları bile kullanmaktan çekinmeyenlerin bu gövde gösterisinde bu yüzden hiçbir açık yoktur.
yine bu organizasyon boyunca türk okullarına veya sözgelimi, etiyopya'ya eğitim götüren bu "allah'ın askerleri"ne her fırsatta atıfta bulunulur. türkiye'de de yeşil sermayenin bir sürü eğitim kurumu olduğu düşünülürse bunun günlerce süren bir reklam kuşağından farkının olmadığını anlamak zor değil. fetullah gülen zamanında silah sektörüne yatırım yapsaydı şu anda türkçe olimpiyatları yerine muhtemelen battle royale misali bir organizasyon olurdu yani.
tabii bir de işin medya kısmı var. yayın organlarının yüzeysel ve genellikle yanlış bilgi verdiğini anlayamayan insanlarla bu "cefakâr anadolu insanı" tipi insanlar büyük bir benzerlik gösteriyor. yani sözkonusu kitlenin böyle aptal kalmasının, ülkeyi yöneten herkes için olduğu gibi, medya için de çok önemli olduğunu söylemeye gerek yok sanırım. bu yüzden neredeyse bütün köşe yazarları falan ağız birliği etmişçesine savunuyorlar bu organizasyonu. insanlar da hâlâ vatan, millet, din, ümmet için çalışan insanların var olduğunu sanıyorlar...
edit: eksile anadolu insanı! eksileyesin diye yazdım zaten. seninle aynı saflarda olmamaktan büyük zevk alıyorum.