ankara'ya dair pek çok komik anımda adı geçen şahıstır; ışıklı tepede, yıldızların altındaki gece diyorum, anladın sen. * nargilede kum ocağı açışımız, gecenin bi vakti merkez kampüse gidip son servisi yakalama çabamız*, kızılayı tavaf edişlerimiz, objebi ve revenge ile gittiğimiz fasıl, tabuda sizi alt edişimiz, buluşma öncesinde yanımda oluşunla bana verdiğin destek, hayal kırıklıklarımda bir psikolog edasıyla beni dinlemen ve birlikte kederlenmemiz, notre dame de paris müzikaline son dakikada yetişmemiz, bir kişilik yere iç içe geçerek sığma çabalarımız ve 2 saat öyle şikayet etmeden kalışımız... hepsi özleyeceğim anılarım arasında, çok özleyeceğim...