mehmet topuz'a 3 büyüklerden birine gitmesi için sezon sonu sözünü verdi. bu söze güvenen mehmet, kendisini ayartan beşiktaş'la anlaştı. artık beşiktaş oyuncusu olacağına inandığından, kendisine söylenenleri söyledi, kendisinden istenenleri yaptı. beşiktaş, bu taktikle kayserispor'un pazarlık şansını ortadan kaldırarak ucuza kapatmak istediği mehmet topuz'u, bu etik(!) ve beşiktaşlı duruşu(!) değerleri paralelinde kullandı. 20 yıldır sporun içinde bir adam olan recep mamur ise, sözleşmesinin bitimine 1 yıl kalmış oyuncusundan azami kazancı sağlamasını etik(!) yollarla engellemek isteyenlere, oyuncunun tüm haklarını fenerbahçe'ye devrederek gayet etik bir tokat attı.
fifa kuralları, sözleşmesi süren bir oyuncunun başka kulüplerle görüşmesini yasaklar. ancak sözleşme bitimine 6 ay kala başka takımlarla görüşüp bir sonraki yıl için anlaşabilir. koyulmuş yasaya bile saygı duymadan hareket ederek haksız duruma düşenlerin etikten ahlaktan bahsetmesi ne utanmaz, ne rezil, ne ahlaksız iştir?
recep mamur, etik ve ahlaki davranan kulübe oyuncusunu satmış ahlaklı bir yöneticidir. kendi oyuncusunu isteyen birden fazla kulüp olduğu bir durumda maksimum geliri sağlamak istemek suç mudur? ya da bunu hangi öküz istemez?