insan yeri gelir kendi gözünden, kaşından, dudağından, orasından burasından dahi sıkılırken dövme yaptırtmayı nasıl düşünebilir diye tahayyül etmeye çalışıyorum. bir türlü mantıklı bir yanıt bulamıyorum. nasıl yani ya? diyelim ki dört yapraklı bir yonca yaptırdınız batıl inançlı birisi olarak. şans getirsin diye. sol elinizin bilek kısmında. yaver gitmeyen şansınıza isyan ettikten sonra o dört yapraklı yonca ne olacak? aynı derede iki kez yıkanılmaz bunu bilmiyorlar mı? hem her gün farklı makyaj yapmaktan hoşlanan kızlarımız aynı dövmeye ya da aynı dövmeli erkeğe ne kadar tahammül edebilir ki? çok sevgili değiştirenlere değinmiyorum bile. hem baktıkça baktıkça anlamsız olmaz mı? ne bileyim ya, bir türlü bulamıyorum mantıklı bir yanıt. demek ki mantıksızlıktan hoşlanan insanlar dövme yaptırır diye bir tez ortaya atabilirim. veyahut bu insanlar öyle bir ermiş ve aşmış ki sonuca ulaştıkları için dövme yaptırtıyor olabilirler. çünkü bundan sonraki düşünceleri sabitleşmiştir. kendisine katacak bir şey kalmamıştır. o zaman değişime ve farklı düşünmeye gerek yoktur. madem öyle, her şeyden sıkılırım ama dövmemden asla diyenlere saygı duyuyorum, aferim.
ben de olduğumda* dövme yaptırtıcam.