ahzab

entry15 galeri
    4.
  1. allahın pek sevdiği peygamberi adına diğer müminlerine açıkça "muhammed biraz içine kapanıktır, sizin çağrılmadan evine gelmenizi istemiyor, hadi geldiniz yemekten sonra uykusu geliyor uyumak istiyor ama siz car car konuşurken uyuyamıyor. ama bunları da açıkça söyleyebilecek kadar terbiyesiz değil. ama ben öyleyim. dediğimi yapın adamı rahatsız etmeyin" dediği

    53 : ey iman edenler! siz zamanını gözetlemeksizin, bir yemeğe davet edilmedikçe, peygamber'in evlerine girmeyin. ancak davet edildiğiniz vakit girin. yemeği yediğinizde hemen dağılın, sohbete dalmayın. çünkü bu hareketiniz peygamber'i üzmekte, fakat o (size bunu söylemekten) utanmaktadır. ama allah, hakkı söylemekten çekinmez. (ahzab/53)

    peygamber hepinizin eşlerini canı ne zaman isterse koynuna alabilir ama siz onunkileri o öldükten sonra bile alamazsınız dediği :

    peygamber'in hanımlarından bir şey istediğiniz zaman perde arkasından isteyin. bu, hem sizin kalpleriniz, hem de onların kalpleri için daha temiz bir davranıştır. sizin allah'ın resûlünü üzmeniz ve kendisinden sonra onun hanımlarını nikâhlamanız asla caiz olamaz. çünkü bu, allah katında büyük (bir günah) tır. (ahzab/53)

    o zamanki bilinen dünya üzerindeki bütün kadınlar helal olsun sana, evliyse de helal olsun yiğidim dediği :

    ey peygamber! mehirlerini verdiğin hanımlarını, allah'ın sana ganimet olarak verdiği ve elinin altında bulunan cariyeleri, amcanın, halanın, dayının ve teyzenin seninle beraber göç eden kızlarını sana helâl kıldık. bir de peygamber kendisiyle evlenmek istediği takdirde, kendisini peygambere hibe eden mümin kadını, diğer müminlere değil, sırf sana mahsus olmak üzere (helâl kıldık). kuşkusuz biz, hanımları ve ellerinin altında bulunan cariyeleri hakkında müminlere neyi farz kıldığımızı biliriz. (bu hususta ne yapmaları lâzım geldiğini onlara açıkladık) ki, sana bir zorluk olmasın. allah bağışlayandır, merhamet edendir. (ahzab/50)

    hadi diyelim ki bir kadından sıkıldın kafanı bozdu içerledin kırıldın boşadın, ama gene yatağına alasın var. hiiç bak aramızda böyle şeyler sorun olmaz. istediğin gibi istediğin yerde ve zamanda dediği:

    onlardan dilediğini geriye bırakır, dilediğini de yanına alırsın. boşadığın hanımlarından arzu ettiğini tekrar yanına almanda, senin üzerine bir günah yoktur. böyle yapman onların mutlu olmalarına, üzülmemelerine ve hepsinin, senin verdiklerine razı olmalarına daha uygundur. allah, kalplerinizde olanı bilir. allah hakkıyle bilendir, halîmdir. (ahzab/51)

    muhammed kendi evlatlığının karısına göz koyduğunda da sorun çıkmaması için gerekli ayarlamayı zaten önceden yapıp kadını muahmmed için baştan çıkacak şekilde kalbine düşürdüğü şimdi de muhammedin dilerse evli hem de kendi evlatlık ona belki de baba diyen adamın karısına göz koyup yatağına alabilmesi için uygunluk ve izin verdiği:

    37. (resûlüm!) hani allah'ın nimet verdiği, senin de kendisine iyilik ettiğin kimseye: eşini yanında tut, allah'tan kork! diyordun. allah'ın açığa vuracağı şeyi, insanlardan çekinerek içinde gizliyordun. oysa asıl korkmana lâyık olan allah'tır. zeyd, o kadından ilişiğini kesince biz onu sana nikâhladık ki evlâtlıkları, karılarıyla ilişkilerini kestiklerinde (o kadınlarla evlenmek isterlerse) müminlere bir güçlük olmasın. allah'ın emri yerine getirilmiştir. (ahzab/37)

    suredir.

    ki bu 37nci ayet 53 nolu ayetteki gibi sen içine düşürdün kadını yatağına alasın var ama belli edemiyorsun ben senin yerine edeyim beni bağlayan bir şey yok nasılsa demektedir.

    hatta ayşe isimli eşi de bu surenin gelmesi ile birlikte :

    "Bakıyorum da, senin Efendi Tanrın , yalnızca senin şeyinin keyfini (hevanı) yerine getirmek için koşuyor." demiştir.
    15 ...