kadınları metalaştırmayan ama onları bir zarın somutluğunda sınırlarını erkeklerin çizdiği bir namus algılayışının içine tıkan bir mefhum.
bütün yönleriyle hayatınızı birleştirebileceğiniz bir kadını bakire değil diye terk ediyorsunuz. yani eş seçiminde en önemli kavram haline getirilen şey o zarın kendisi. kadın bu nokradan sonra zar oluyor, zar da kadın. yani kadın ve zar aynı şey haline geliyor, kadın zara indirgeniyor.
eşitlik açısından baktığımızda da bir erkeğin cinsel deneyimi olup olmadığını anlamanın biyolojik bir yolu yok. bu kadın ve erkek ilişkisini de dengesizleştiren bir mefhum. ama o zar olmasaydı bekaret bir denklik içinde tanımlanacaktı. kadının da erkeğin de bekareti kendi iç dünyalarına bırakılmış bir hal alacaktı.
diğer yandan artık bu zarın rahatlıkla dikilebildiğini de biliyoruz. demek ki bir erkek bu saplantısını hiçbir zaman tatmin edemeyecek ve aklında hep bir "acaba" olacak. bu zarın önemsizliği fikriyle barışıncaya dek.
alt sosyoekonomik katmanlardaki kadınlar içinse bir cinayet nedeni olmaya devam edecek gibi görünüyor. bir kadının bu yüzden öldürülme ihtimali söz konusu iken bir cinayet aletini savunma arzusu o cinayete iştirak etmektir. tabi eğer dininiz de bir erkek ürünü ise bu sizi çok zor ırgalayacaktır.