(Aslında Aslı sensin, Kerem sensin ben hiçim.
Gideceksin! yanacak bir ömür boyu içim...)
Aslında sen mahkumsun ben de gardiyan,Aslı
Benimle geçirdiğin her günün ziyan Aslı
Aslında bu hücrenin anahtarı yok bende
Kalsan da ne farkeder ya da kaçıp gitsen de
Aslında ben mahkumum, gardiyan sensin Aslı
Hadi git..ne olursun..bitir bu mahzun faslı....
(Aslı bensiz ne yapar, ben Aslı'sız neylerim.
Söyle bana ben nasıl bu gönlümü eylerim?)
Git! bir an önce git ki gücüm yok tahammüle
Çabuk git beni anlat boynu bükük o güle
Aslında benim seni anlatmam gerek Aslı
Söyle, nasıl yaşarım böyle yüreği yaslı..
(intizar etme Aslı, ölen aslında benim
Tükenen sen değilsin, benim yorgun bedenim.)
Son kez bakıp yüzüne kaldırıp da başımı
Son bir kez akıtarak içime gözyaşımı
Süsleyip çiçeklerle ve acı bir gülüşle
Hediye edeceğim sana mezar taşımı...
(Sen mi mahkumsun Aslı, cevap ver yoksa ben mi.
Öldürmek istediğin sen misin bu beden mi?)
Hangimiz bittik Aslı, tükenen hangimiziz?
Aslında sen de yoksun,ben de yokum,yokuz biz
Bitmekden söz ederken ,baktın mı hiç yüzüme
Düşündün mü sürekli nasıl gülüyor bu yüz
(Ne farkeder ki Aslı, sen ölsen veyahut ben
Zaten sen bir gidersen, kalmam bu dünya da ben.)
Aslı'yı kaybetmekten korkuyorum aslında
Hüzün getirme bana, ömrün bu son faslında
Bari bırak ölürken yanımda Aslı olsun
istersen Aslı'yı al, Aslı'nın aslı olsun...
Çekti üstümden gece kadife tüllerini
Apansız karşılaştım o gerçekle apansız
Bir sıkıntı tünedi, geçirip ellerini
Boğazıma ve sıktı. gülümsedim apansız...
(Kanayan yüreğinle gözlerimi kanattın,
Ben de inadım ama sen daha bir inattın.)
O gece ben bambaşka bir aleme dalmıştım
Bambaşkaydım o gece arafatta kalmıştım
Kanıyordu yüreğin, çırpınan bir kuş gibi
Yüreğin elimdeydi onu ödünç almıştım...
(Aslı.. anlamadın mı? sen oldukça ben varım
Sen ölürsen ölürüm.. sen yaşarsan yaşarım..)
........
(O gece yaşadım ben acının son demini
Kaydı sanki altımdan yerkürenin zemini)
Depremler oldu bir bir, ard arda yıkıldım ben
Girip bir cendereye nasıl da sıkıldım ben
O gece döndü her şey, sanki tersine birden
Cehennemlerde donup, cennette yakıldım ben
(Geçmedi dakikalar saniyeler o gece
Bir bilmece oldun sen, o gece bir bilmece)
Gökler sıkıntılıydı inliyordu o gece
Ağlatmadım onları, ben ağladım sadece
Haddine mi göklerin, Aslı için ağlamak
Ben ağlarken yerle gök dinliyordu sadece..
(Dinlediler ağlarken güldüler göz yaşıma,
Anladım ki Aslı yok kalmışım tek başıma.)
Ellerimle kazdığım kabre ayağınla gir
Bunu bir sen anlarsın Aslı zaten böyledir
Böyledir Aslı olmak yürek ister başarmak
Ölümlerde kazanıp yaşarken yitirilir..
........
VE SABAHI GECENiN......
(Dindi fırtınaları gönlümün,sabah oldu
Davudi feryatlarım duyulmayan ah oldu.)
Yazmak isterdim Aslı gökyüzüne adını
Eriterek kanımı şah damarıma yazdım
Kırdım gönül kuşumun kalan tek kanadını
Gönülsüz yaşardım da ben sensiz yapamazdım
(işte bu acılarla, dolu dizgin sana ben
Bilmem kaç asır sonra ancak erişebildim..)
Bir sabah utanarak sana beni getirdim
Ve bir de utanmadan çaresiz gözyaşımı
Bir sabah dolu dizgin tüm kainat uyurken
Götürdüğüm her şeyi daha yeni getirdim...
...
Dindi fırtınaları gönlümün sabah oldu
Davudi feryadlarım duyulmayan ah oldu
Kırıldı umutları gökyüzünün ,güneşin
Dudağımdan dökülen son sözüm Allah oldu
...
Gözyaşıyla sulayıp, sevgiyle bezediğin
O güzelim bahçenden bana da bir gül düştü...
Yoktu sana verecek bir karşılığım Aslı
Baktım en temiz yerim, sana bir gönül düştü..
(Ya o gül sendin Aslı, ya Aslı o güldeydi
Gülü verdiğin o gün, içime bir kor düştü.)
Tertemiz emaneti soldurmamak için ben
Hep yalvardım Allah'a gece gündüz ağladım
O na elin değmişti, ve çünki o gül senden
Emanetti. o güle ben gönlümü bağladım....
.....
Aslı.....
Ah....Aslı
Gülü.....
Cami avlusuna bırakılmış
Çocukluğu anılarımın.....