Yanılgı değil, düpedüz laf cambazlığı marifetiyle karalama ve dezenformasyon yayma çabasıdır. Yanılgı yoktur zira yanılgıda kötü niyet yoktur ama devletin de laik olmasını istemeyenlerin tamamıyla kötü niyetle ve laf ebeliği yaparak, laikliği ve onun doğrultusunda devleti savunan bireylerin külliyen dinsiz olduğu gibi bir çarpık ve aşırı fikri yaymak amaçlı köylü kurnazlığı ve çarıklı erkan-ı harb'liği vardır.
Kavramlara değil isimlere sözlere takılmak genellikle cahillikle karışık kötü niyet göstergesidir. Kişi "ben laiğim" dediğinde ben kendi hayatımda din işleri ile devlet (!) işlerini ayırıyorum" demek istemez; ya da "ben bütün dinlere eşit mesafedeyim" demeye çalışmaz.
"Ben Laiğim" demek;
"ben din işleri ile devlet işlerinin birbirinden ayrılması, devlet yönetiminde kararların dini unsurlar doğrultusunda alınmaması, devletin tüm inançlara eşit mesafede olması, dinin devlete devletin de dine karışmaması gerektiğini; bu şekildeki yönetimin daha doğru ve daha sağlıklı olduğunu düşünüyorum" demektir.
Bu fikir ile ilgili derdi olan varsa takiyye* yapmasın; çıkıp adam gibi "derdim laiklikledir, ben şeyhülislam isterim, mecelle isterim, şer'i kanunla yönetilmek isterim, mollalar dini hükümler vererek beni idare etsin isterim" desin; "laiklik falan filan tamam da kişi laik olamaz, bu dinsizliktir" diye laf ebeliği yapmasın.
Kişi emperyalist olunca kendi imparatorluğu mu olması gerekiyor, milliyetçi olunca sırf kendine ait bir milleti mi oluyor, militarist olunca bireysel ordusu mu oluyor, hatta daha komiği faşist olunca çubuk demeti mi oluyor da kişi laik olunca kendi devlet işleri olsun?...
Kim ne derse desin, kişi laik olamaz retoriği; dini dogmanın hayatın her alanının amiri, yöneticisi ve kural koyucusu olmasını isteyenlerin; o dini dogmayı sınırlayan kavram ve kurumlara, otoritelere direnme refleksidir.