bu formatta sözlük oluşumlarının nedenselliğini bir daha gözden geçirmeye sebep bir örnektir kendisi.
türkiye'de ilk olarak bu tür interaktif sözlük anlayışı doğduğu dönemlerde, gerçekten "sözlük" kelimesinin içi dolduruluyordu. okur, arama motoruna bir kelime yazdığı zaman o kelimeye dair faydalı bilgilere ve genellemeler dışında deneyimlerle yahut birikimlerle kazanılmış olan harici verilere ulaşabiliyor, farklı bakış açılarını elde edebiliyordu.
bir dönem sonra bu sözlük anlayışı populer olmaya başlayınca artık, neyin söylendiğinden ziyade, nasıl söylendiği, anlamından ziyade mizahi boyutu, edebi zenginliğinden ziyade kendi deforme edilmiş yazınsal akımı konuşulur oldu. yani işin maddeselliği mananın önüne geçti.
hal böyle iken bu formattan tüm sözlük yöneticileri, populerlik nedeni ile bu dejanere kültürüne göz yumdular. sözlükler anı defterlerine, durum bildirmelere, kasıntı tespitlere, yazınsal sıçmalara dönüştü. bir okur olarak birisinin tutup, bu sıçılmış uzunca başlıkları google'ye yazarak arattırıp kaynağına ulaşması hayal gibi.
bu yazı cambazlığı, laf ebeliği almış başını gitmiş durumdayken bu hali en çok eleştrenlerden biri de ben oldum.
(bkz: sarcasm yapacağım derken götü başı dağıtmak)
ne var ki sözlük yazarları da kendi arasında bölünmüş durumda. bir grup diyor ki bilgi içerikli entryler yazılsın, yazınsal kirlilik ortadan kaldırılsın. bu söylem üzerine kendi çapımda bir deney yapmak maksadıyla bir dönem sürekli bilgi içerikli kavram ve terimler içeren başlıklar açıp entryler girdim. neticede gördüm ki hiç de söylendiği gibi bilgi içerikli entryler hak ettiğinden az değer görmüyor. bu yazıları da birileri açıp titizlikle okuyor ve hak ettiği oylamayı yapıyor.
bir başka grup ise enseye şaplak göte parmak modunda sürekli, işler ayna çal çal oyna minvalinden, alabildiğine apolitik, alabildiğine suya sabuna dokunmaz, geyik entrylere ilgi duyuyor.
bir başka grup ise bunun tam tersi. onlar da yazının şekline yazılış biçimine anlatım tarzına, edebi zenginliğine uslubuna falan dikkat etmeksizin işin ideolojik boyutuyla uğraşır durumda. kendi ideolojisine uygunsa eğer her yol mübah anlayışı hakim. birbirlerini pohpohlayıp baş tacı ediyor böyleleri de.
bir başka nadide grup da var ki sadece yazının nasıl yazıldığına bakıyor ne yazıldığı ile ilgilenmiyor. düşüncelerime tamamen aykırı ama adam güzel yazıyor bilgili belli ki diyor takdir ediyor.
bu örnekler uzar gider.
ancak ben böyle bir durumda iken bu adamın güneh keçisi şamar oğlanı yapılmasına karşıyım arkadaş.
yahu bir başkası alabildiğine yobaz bir anlayışla ahenkli kelimeleri boncuk gibi sıralarken karşıt bile olunsa takdir ediliyor iken, bir diğeri toplum değer yargılarına ters düşüp, ortacı bir yol izlemediği yahut insanların duygularını ideolojisi ne olursa olsun okşamadığı gerekçesiyle yargılanmamalı.
şahıs belirterek konunun mecrasını değiştirmek değil niyetim. ama görüyoruz bunları adam hayatın hiç bir alanında zerre faide taşımayan belli bir bilgi de vermeyen bir sürü martaval, masal, anı yazıyor. sırf rengini daha bi gri tonda tuttuğu için herkesin salyalarını akıyor. bunu bir başkası belli bir sivrilikle rengini belli ederek yapınca hemen yaftalanıyor.
bir de vasat altı yazarlar var tabi belli bir çevre edinmiş ya da kendisi gibi zeka düzeyi vasatın altında seyreden bir takım kimselerce kabullenilmiş dişe dokunur bir yazım tarzı kendine has bir uslubu olmayan dandik dandik ilk okul öğrencisi cümleleri kuran adamlar var.
bunların da karmasına bakıyoruz almış başını gitmiş 100 ler 200 ler. insan şaşıp kalıyor.
şunu sormak gerekiyor nitelik mi nicelik mi? nitelikse bunun yolu yordamı nedir ? nicelikse neden tuhaf bir ölçütlendirme mekanizması var?
şimdi sırf anılarını yazan bir adamı el üstünde tutarken, bu sivri dilli cambazı yerin dibine sokmak nemenem bir ussal mantıktır.
diğer sözlük formatı her ne ise artık ona uygun yazıyorsa bu da ona uygun yazıyor. yazıyor demek ki çünkü kimse bu adamı sözlükten uzaklaştırmıyor. bu durumda da uzaklaştırılmadığı için yazdıkları meşru sayılan bir kişi var karşımızda. ben de ancak bu adamı yazım şekliyle anlaşılır bulabilirim demektir. çünkü başka seçeneğim yok.
şimdi biri özne, biri yüklem olmak kaydı ile üç kelimeyi bir araya getirip manidar bir cümle kuramayan dingolar yazarlık vasfı ile yüceltilip, meşrulaştırırken, böylesine akıcı, komplike cümleler kuran, bütünsel anlamda tutarsız fakat ifade şekli oldukça tutarlı, anlatım tarzına bu kadar hakim bir kimseye, yazınsal anlamdaki yeteneğini hiçe sayıp oylamada da itin götüne sokmayı reva göremem.
görürsem eğer bir diğer eksi verdiğim bir boktan çakmayan adamla aynı dereceyi uygun gördüğüm bu adama haksızlık etmiş olurum.
sonuçta adam yazıyor. güzel de yazıyor. madem sözlüğün şekli budur. madem ki yazım şekli mananın üstünde görülmektedir, bu adam da takdir edilebilir ancak. dünün kötü entrysiymiş, neye göre kötü kardeşim. biz senin verdiğin en beğenilen entryleri de gördük daha önce. hayır farkı nedir onu söyle bari.