tanrının ruh hali; nedir peki, var olduğuna inanılan tanrının halet-i ruhiyesi.
diyorsun ki;
"Ben cinleri ve insanları, ancak Bana ibadet etsinler diye yarattım. Ben onlardan rızık istemiyorum, beni beslemelerini de istemiyorum. Şüphesiz rızık veren, sağlam kuvvet sahibi ancak Allah'tır"
(Zariyat: 56-58)
diyorum ki;
sen ey yüce yaratıcı! varlığın sonsuzken, yalnız mı hissettin kendini de bizleri yarattın?
sen ey rahim! bizim ibadetimize ihtiyacın yoktu da, ibadet etmemiz için neden yaratırsın tüm bu acıyı?
"bunca mutsuzluğu ve bu üzüntüyü ortaya çıkarmak uğruna, hiçliğin sessizliğini ve kıpırdamazlığını bozmaya nasıl kalkıştın?" *
diyorsun ki;
"Ben Gizli Hazine idim. Bilinmek için Mahlukatı Yarattım!"
muhammet. (peygamber)
diyorum ki;
ben gizli bir hazineyim. yeteneklerimin sınırlarını zorluyorum, zekiyim ve becerikliyim.
lakin, yarattığın bu dünya beni ciddi bir çabayla yeteneklerimi sergilemek için cezbedemiyor.
nasıl oluyor da sen, 'doğmamış ve doğrulmamış olan' 'rızık veren' sen, bizim gibi aciz kulların tarafından
bilinmeyi isteyebilirsin?
acizliği veren sen, acizler tarafından bilinmeyi seçen sen!
senin yerinde olsaydım, boyum ölçüsünde bir 'şey' yaratırdım, ve onun tarafından bilinmeyi isterdim.
diyorsun ki;
"Allah Teala bir kulunu severse, o kulun yalvarmasını işitmek için, kendisini ibtilaya maruz bırakır."
muhammet. (peygamber)
iBTiLÂ: Belaya uğramak, musibete düşmek, kötü şeye düşkünlük.
diyorum ki;
ey sadist ruhlu yaratıcı, bilirim ki insanın acizliğinde ve cahilliğinde var olursun.
en karanlık anlarında sen çıkarsın, oturursun aklına. senden umut ister, sana yalvarır aciz insan.
aydınlıkta yüzün karanlıktır!
