cebindeki son parasıyla starbucks a giden türk gencidir. ülkemizde böyle tipler çoktur. ancak bununla birlikte, starbucks'a her gideni de böyle nitelendirmemek de gereklidir. adamın parası çoktur, sıkıntısı yoktur, istediği yere gider. starbucks'ın sağladığı ortam düşünülürse, haksız da sayılmaz. özellikle ankara'da ki çoğu cafe adı altında işletilen ve hertürlü pisliği barındıran yerleri düşünürsek. bununla beraber eğer böyle bir şeyi söyleyebiliyorsak eğer, buna ortalamanın üstündeki fiyatlarıyla mcdonalds, burger king, vs. yerleri de dahil etmemiz gereklidir. ki hemen her şehirde "tabldot"cular mevcuttur, ve üç çeşit yemeği, mcdonalds da tek seferde ödediğimiz fiyatla üç kere yiyebiliriz. ayaklarda ki "converse"leri çıkarmamız gerekir çünkü bir converse fiyatına iki çift spor ayakkabı alınabilir, kollardaki "swatch"ları çıkarmalıyız çünkü bir swatch fiyatına 10 liradan 20 tane saat alabiliriz vs. vs. vs. diye uzar gider. bunlar gibi nitelendirmeler yaparsak galiba hemen hemen burda yazan bütün yazarlar bu sıfata dahil olacaklardır! o yüzdendir ki, bu gereksiz bir nitelendirmedir.