ne shakhtar donetsk ne de werder bremen ile uzaktan yakından alakası olan biri olarak, akabinde ağlayıp sabah kalkamama sebep olmuş; niyeyse, izlediğim ve unutmayacağım uefa finallerinden biri olmuştur. neyse subjektif olma sevgilim objektif ol sevgilim, shakhtar'ın 2-1 üstünlüğüyle sona ermiştir. başarılı kova tim wiese yine basit bir hatayla golü yiyerek, takımını bu sefer de kupadan etmiştir. lakin bu adama kızamıyorum ben. iyi yer tutuyordu diyebiliriz, jadson çok sert vurdu, çıkaramadı garibim, süzülerek gitti top.
özetini başka bir entrymde paylaşmıştım ilk yarının, ikinci yarı da pek farklı olmadı. uyanmasını beklediğimiz bremen hiçbir zaman "haydi lan!" dedirtemedi. ara sıra iyi paslar yaptılar ümitlendik, lakin olmadı. shakhtar çok mu iyi oynadı? maç boyunca olmasa da, şiir gibi top oynadıkları doğrudur; çok güzel paslar attılar, pes'te yönetiyormuşum gibi hissettim. lakin bremen'in kaybedebileceği bir maç değildi bu. luis medina cantalejo'nun da ben diyorum ki senin kafana gözüne koyayım. ulan diyorum ya, iki takımla da alakam olmadığı halde çıldırdım televizyonun başında; shakhtar'a uyuz oluyorum aslında lan ondan oldu. ne biçim kararlar verdin hayvan herif? avrupa'nın en iyi hakemlerinden dediler, evet nasıl olduğun belli. shakhtar'a çalışıp son dakikalarda bremen'e faul verdin, maç boyunca yaptıkların unutuldu değil mi? genel olarak iyi gördün pozisyonları evet, ama uzatmalarda shakhtar için çalıştığın apaçık ortada, kapçıkağızlı herif.