metro

entry195 galeri video3
    37.
  1. sol frame'deki başlıkları gezerken tesadüf ibrahim kaypakkaya başlığı vardı. şu entry'yi yazmış yazar:

    bazı kesimlerce çoğu insanın hala kendisinden korktuğu söyleniyor.
    internette şöyle bir gezindim...
    babalar öyle yazmışlar. devrimci babalar. ttnet'in sunduğu imkanlarla kıçlarının üstünde oturup, klavye tuşlarının arasına tostlarından saçılan ekmek kırıntılarını bırakan babalar bunlar.
    korkuyorlarmış, korkuyormuşuz.
    biz kimiz ki?
    biz kimiz biliyor musun yediği tostun yarısını klavyesine kaptıran dürzü?
    biz türkiye cumhuriyeti'ni yaşatacak olan türkleriz.
    korkuyorsak onun izinden gelenlerin de insanlığını kaybetme korkusudur.
    bu cumhuriyet 3-5 çapulcuya yenik düşmemiştir, düşmeyecektir.
    bu cumhuriyet adam öldürenlere yenik düşmemiştir, düşmeyecektir.
    bu cumhuriyet ser verip sır vermeyen yiğit olarak anırılan katillere yenik düşmemiştir, düşmeyecektir.
    bu cumhuriyet korkmamıştır, korkmayacaktır.
    babalar siz ancak konuşursunuz...
    gerekirse ölürsünüz...
    biz iyi biliriz ki; ölüler konuşamaz!

    cumhuriyetin anlamını bir kez daha biz 'bilgisiz türk gençlerine' açıklama sorumluluğunu aldığı için kendisine bir de teşekkür. 'cumhuriyet çapulculara yenik düşmemiştir.'. yazar cumhuriyetin çapulcu söylemini göstererek önemli bir noktaya değinmiş.

    tdk'da anlamı 'Çapul yolu ile başkasının malınıalan, talancı, yağmacı, plâçkacı.' denilen çapulcuları işaret ederek yazar hükümet ve çok uluslu özel şirketleri eleştirmiş galiba, yani yazar kamu kuruluşlarının özelleştirilmesini çapulculuk olarak görmekte anladığım kadarıyla, bu ince benzetme için tebrikler. ayrıca tostunu yerken kırıntıları dökmeme ve karşısına özel şirketleri, imf'yi, hükümeti alma sorumlululuğu üstlendiği için bir teşekkür daha. imf'ye çapulcu demek, çok zekice gerçekten, bravo.

    biraz da felsefe yapmış yazar yazısında. adam öldürmeyi eleştirmiş güzide eserinin 11. satırında. insan öldürmek kötüdür gibi bi mesaj vermiş. sevgili yazarlar insan öldürmek iyi değildir. yazının sonuna baktığımızda ise hümanist yazarımızın 'gerekirse öldürürüz, ölüler konuşamaz' diyerek insancıl yaklaşımını her platformda gösterdiğini anlıyoruz. bu felsefeyi kaldıramadım kendi adıma, sofistike bir bakış açısı. bunun yanında ölülerin konuşamaması hakkındaki bilimsel bilgileri belirttiği ve düşüncelerini özgürce açıkladığı için kendisine tebrikler.

    son teşekkürümü ise tüm entry'deki 'cumhuriyeti kurtarma' sorumluluğunu gerekirse insanların öldürülmesini demokrasi ve evrensel insan hakları ile harmanladığı görüşüyle belirtmesi için gönderiyorum.

    en son teşekkür de kendisinin türkiye'nin yakın tarihini aydınlattığını düşünmeye başladım şu sözlere: 'asarız, keseriz, öldürürüz'. devlet destekli ve şimdilerde ortaya çıkmaya başlayan ama hala dağıtılmayan kontrgerilla tarihinin kısa ve açık özeti olmuş bu entry. 'gerekeni yaparız.'

    tarihimizin kısa özeti ve hepimizi ölüsüyle dirisiyle ayırt etmeden sahiplenen cumhuriyetin demokratik yaklaşımını belirtme ihtiyacı için yazara tebrikler.

    (bkz: teşekkürler)
    0 ...