selim usta´nin zamaninda "telif hakki" davasi acmasi gerektigini düsündügüm bir kavramdir. bundan yillarca önce biz türkiye´de üniversite ögrencisiyken, orada 10-15 adet köfteci türememisken, gidip yerdik oradan. bazen selim usta bizzat bazen de oglu yapardi bize köfteyi. tarifi gizlidir. sadece kiyma ve ekmek degil bilimum baharat, sanirsam sarimsak falan girer icine. yalniz hangi dozajlarda oldugunu bilmiyorum.
ben de cok güzel köfte yaparim da o köftenin tadi gercekten bir baskadir. selim usta ölmüs diye duydum, gercekten cok üzüldüm. hic kimse tanimaz, ama bu millete bir sürü basbakan kadar hizmette bulunmus bir adamdir.
hele bir kere tatile girip mavi tren´le ankara´ya yollanacagimiz bir gece "abi zamanimiz yok, bize bir kiyak yapip köfteyi ekmege sarsan olur mu?" demistik, o da yapmisti. güzel paketlemisti. vapur da falan acip yiyesim gelmisti de yememistim. tren e bindik tren hareket etti, bayagi bir ilerledik, sonra "köfte saati"m geldi, actim ve yedim köfteyi. o köfte var ya meger dinlenince kendisini cektigi, o tad hafif piyaz tadiyla karistigi zaman....öyle bir tarfi edilmez oluyormus ki, onu hic unutamam. bazen cok güzel bir sey yedigimde aklima, bilecik daglarini tirmanan mavi´nin icinde geceye karsi trende yedigim o köftenin tadini hatirlar gülümserim. ne geceydi o yarabbim...
ben uzun yillar sultanahmet civarlarinda yurtta kaldim. selim usta´yla tanisma serefine nail oldum. o köfteciye belki yüzlerce kere gittim. heryerde acilmis sultanahmet köftecilerine de bazen gittim. adamin ekolunü ismen calmis ama o lezzeti pekcogu yakalayamamis -bazilari bunun disindadir, tadi baska olmasina ragmen bircok sultanahmet köftecisinin yaptigi ise saygi duymak lazimdir-
sultanahmet köftecisi bizim gencligimize eslik eden cok güzel bir anidir. selim usta- gercekten öldüysen ruhun sad olsun. cok matrak, güzel raki icen iyi bir adamdin sen.