* şahsıma "oha bu benim lan" dedirten durum.nasıl mı?
beşinci sınıfın son günü. artık mezun oluyoruz. yıllıklara hatıra yazılarını yazdırmışız. nihayetinde herkes gitmiş. sınıfta kalmışız üç kişi, sevdiğim çocuk engin, arkadaşım irem ve ben. ailelerimizin gelip bizi almalarını bekliyoruz. öylece oturmuşuz sıralarımıza.
engin gidiyor, geliyor elif diye bir kızı ne kadar çok sevdiğinden bahsediyor. engin'in muhtemelen kendisine yazdığımdan haberi var. elif de işte başlıkta bahsi geçen hatun. "eee, bana ne bundan?" diyorum. çok üzerime geliyor. bir ara "ben elif ile evleneceğim" dediğini bile hatırlıyorum. yavaş engin, çok ileri gittin. ama umursamıyorum. gerçekten.
ilerleyen dakikalarda bana vurmaya, saçımı çekmeye başlıyor. resmen tartaklanıyor, şiddete maruz kalıyorum. üzerime gelme dedikçe kollarımı yumrukluyor falan. "deli galiba" diye geçiriyorum içimden. sonunda dayanamayıp ağlamaya başlıyorum. önceleri fark etmiyor pek. ama sonra görüp yanıma geliyor ve şöyle diyor: "üzülme, elif'le falan evlenmeyeceğim ben". bu yüzden ağladığımı zannediyor. oysa benim canım çok yanmıştı, bir özür daha iyi gelebilirdi.
sonra babası geliyor. engin beni yanağımdan öpüyor ve son olarak saçımı çekip gülerek gidiyor. bu, onu son görüşüm oluyor. yıl 1997. çok sonra, onun da beni sevdiğini öğreniyorum.
şimdi anlamamız gereken ne?
hayat aslında onu anlamamız, insanları çözmemiz için başından beri bize yardım etmeye çalışıyor. ipuçları sunuyor bizlere. ama yaşımızdan dolayı olsa gerek çok geç anlıyoruz bazı şeyleri. hatta çoğu zaman anlamamakta ısrar ediyoruz.
engin'in paso elif'ten bahsetmesi, yok "onunla evleneceğim" diye kıskandırmaya çalışması falan. daha fenası ağlamamı buna bağlaması. ve "üzülme" diye teselli etmesi. şimdi anlıyorum ki, erkek her yaşta erkek.
aynı şekilde, bir erkeğin bir kızın saçını çekmesinin de bir sevgi gösterisi olduğunu da zamanla anlamadık mı?
anlam veremediğimiz şeylerin güzelliğini şimdi görmemiz...
şimdi nasıl son bir kez ağlak bakışlarla seni seviyorum diyorsak bir daha görmeyeceğimizi bildiğimiz zaman giderken, o zamanlar da son bir kez saç çekip yüzümüzde kocaman bir gülümsemeyle öylece, sadece gidiyorduk. çocukluk güzel evet, her ne olursa olsun çok güzel.
bu arada 2 yıl sonra öğrendim. engin beni seviyormuş lan!!!