bolu'da satılan biletler yarım saat içinde tükendiği için güç bela internetten bilet tedarik edilmiştir bu maç için. kaldı ki boluspor a ayrılan maraton tribününden yer kalmamış, kale arkasından binbir dua ile alınabilmiştir. *
geçen seneki play off maçlarında sakaryaspor'u penaltılarla geçen boluspor finalde eskişehirle karşılaşmış, normal sezonda içerde dışarda yendiği eskişehirspor karşısında maçın daha 2. dakikasında 10 kişi kalmış olmasının verdiği dezavantajla 2-0 yenilerek eve dönmüştür.
aynı olayın tersi bu sene karşıyaka-boluspor arasında yaşanmıştır.
iki maçta da, hem deplasmanda hem kendi evinde karşıyaka boluspor'u devirmeyi bilmiş, play off maçlarında boluspor ile eşleşmiştir.
diyeceğim odur ki bu maçların favorisi olmazdır, biz sizi zaten ligde yenmiştik gibi bir motivasyon hüsrana sebep olabilir.
maçın atmosferine gelecek olursak boluspor seyircisinin öyle her takımla didişme gibi bir huyu yoktur, sonuçta büyük bir çoğunluğu sporun barış kardeşlik ilkesini ciddi anlamda uygulamaktadırlar.
çocuk tribünü oluşturduktan sonra özellikle çocuklara kötü örnek olmamak amacıyla küfre karşı bir otokontrol mekanızması yaratmıştır boluspor taraftarı. bu maçta da aşırıya kaçan bir tavır en azından boluspor taraftarı adına beklemiyorum.
iyi oynayan kazansın diyorum, cuma günü mesai saatleri içine maç koyan zihniyetin de yönetim anlayışına götümle gülüyorum sözlük. *
(bkz: küçük şehrin büyük öyküsü)
