gaziantepspor da parlayıp , ordan beşiktaşa geçen ve en son soluğu 2001 yılından bu yana sarı kırmızılı takımda alıp, adeta burada zirve yapan, tecrübe abidesi bir futbolcu. şu an yerli sınırlar içinde mevkisinde tartışılmayacak bir kalitesi var. hücuma dönük bir oyun tarzıyla futbola başlaması, defansif orta saha oyuncularında çok az bulunan bir top tekniği ve doğal olarak hücuma katkı imkanını sağlıyor.yeri geldiğinde yaşına rağmen takımın en çok koşan futbolcusu oluyor, yeri geldiğinde bu sene için önündeki 3 lü 4 lü grup halindeki arda-kewell-lincoln-baros a inanılmaz bir rahatlık sağlıyor hücumda. ince işler dediğimiz, riskli bölgede şık bir hareketle topu saklama, oyunu açma, alan katedip ara pası veya şut atma bunlar ayhan akman da mevcut. değinilmesi gereken nokta yanında zaman zaman mehmet topal zaman zaman barış özbek olmadan bir nebze zorlanacağı gerçeği. çok iyi uyumlular çünkü. ayhan akman lucescu zamanında daha çok parladı diyebiliriz. fatih terimin 2002 -2004 yılları arasında genelde her maç düşünmeden formayı teslim ettiği bir futbolcu olmadı. direk 10 numara bölgesine yani hücuma alternatif olarak düşünüldüğünde zayıf kalacağı düşüncesiydi, belkide onu yedek bırakan. ama ayhan akman galatasarayın o dönemleri de düşünüldüğünde o görevin de altında kalkabilecek bir potansiyele sahipti. yine fatih terim demişken , şu formda halinde bile ayhan akman terim tarafından gözü kapalı kadroya yazılması gerekirken genel de yedek bekletilen bir futbolcu. her fırsatta kalitesinden bahsedilip (üstelikte böylesine kritik bir mevkide) milli takımda forma bulamaması nedense hiç sorgulanmadı güzide basınımızda.