zamanla sahteleştirilmiş, kuklalaşmış insanlar tarafından hayal olarak görülebilecek kadar aciziz yazık ki. sosyalist bir görüşün hakimiyeti bu ülkede hakiki bir devrim olacaktır. uyanacaktır ülkem insanları kabus dolu geceden. erişecektir birey olmanın verdiği eşsiz duyguya. saygı duyacaktır kendisine en başta, çünkü saygı görecektir.
hile hurda, eşitsizlik, haksızlık, torpil olayı kalkacaktır mesela. kullanılmayacaktır bile bu kelimeler, güven olacaktır, sözde yöneticiye* ve tüm insanlara. kişisel çıkarın birinci planda olması değil midir bizi bize düşüren, koltuk sevdasını kara sevdaya dönüştüren... boynumuza atılan kalın ipleri kaldırıp atamayışımız, kardeşimize bile kazık atışımız, beleşten bir iğnemiz daha olsa mutluluğun doruklarına yükselişimiz, kuyruğun en arkasında olabilme ihtimalini düşünemeyişimiz...
bir ütopya değil başkalarının özgürlüğünü kısıtlamadan özgür kalabilmek, paylaşabilmek cebimizdeki iki olanın birini verebilmek, yardın edebilmek zorda olana...
ancak çok fazla çalışanın, çok fazla emek verenin diğerinden çok kazanmasından daha doğal ne olabilir. o kadar alışmış ve kabullenmişiz ki, koltuğunda oturan koca göbeklilerin kabarık cüzdanlarının olmasına ve bu ceplerine sığdıramadıkları cüzdanlarına saygı duymaya. sıradan bir öğrencinin parası yetmedi diye yediği yemeğe horlanırken; para babası, son model arabalı, dişi kürdanlı, koca göbekliden para bile istemeye tenezzül edilmez. 'çok ayıp sizden de mi para alacağız?' sözleriyle önünde eğilinir.
sosyalizm bekçileri kol gezerse beyinlerde, hayatın en ücra yerinde bile, son bulacaktır bütün bunlar. vurgulayamadığım daha milyonlarca derdimiz son bulacaktır. açılacaktır kardeşliğin kolları insanlarımıza.