cartel'in ilk albümünin çıkış tarihiyle eş zamanlı tanıştım ben bu yazarla. o zamanlar bendede bir death metal sevdası almış başını gidiyor. ne dense Amon Amarth diyorum.
- deatly çay ister misin yavrum?
+ amon amarthhh..börrrğğğğğğ...
- peki bi biskrem versem?
+ amon amarthhh..börrrğğğğğğ...dıkşş*
o yıllarda rapperlarla aramızdaki savaş tüm hızıyla devam etmekteydi. biz, yani death metal grubu üyelerinin oluşturduğu klan, black metal üyelerinin oluşturduğu klan ile birleşerek rapperlara saldırı düzenlemeye karar verdik. ama ani bir saldırı olmamalıydı bu. onları gafil avlamalı, hatta tuzağa düşürmeliydik.
içimizden iki keklik rapperların ana bölgesine, bornova migros'un önüne gitti. repperlar her zamanli gibi migros önünde kafalarının ve götlerinin üzerinde dönerek geleneksel ayinlerini yapmaktaydılar. kekliklerimiz ne yapmaları gerektiğini çok iyi bilir bir vaziyette migros önüne gidip mc hammer'ı sikim diye bağırdılar. tüm rapperlar bir anda kafa göt döndürmeyi bırakarak kekliklerimizin üzerine saldırdı. biz hemen yan taraftaki parkta, sinsice bekliyorduk. ve rapperlar tuzağa düşürüldüklerinden habersiz, bir bir üzerimize, parkımıza geliyorlardı.
kekliklerimiz parkın ortasında durdu. rapperler kekliklerimizin çevresini sardı. ve sotelerde zulalanmış olan bizler rapperların çevresini kuşattık. içimden ''işte şimdi ski tuttunuz'' diye bağırmak geldi. ve bağırdımda;
+ amon amarthhhhhh...börrrrrğğğğğ..
hay mını sikim ya. ne mal bir adam olmuştum ben. cümle kurmaktan aciz, yılgın, bitik. ama kafa göz yarmaya gelmiştim buraya, kendime acımaya değil. korku içindeki rapperlardan biri cesurca öne atıldı ve ''biz metallica'ya laf ediyoz mu bilader'' dedi. sonradan öğrendim ki bu şahıs rapper ninja idi. metallica ya laf söylebileceği düşüncesi bile beynimi döndürmüştü. şiddetlice öne atılıp
+ amon amarthhhhhh...börrrrğğğğğğ..
diye bağırdım. konuşamıyordum lan. bariz konuşamıyordum.. ühühühühü. bu halde bana hangi kız bakardı. ühühühühühüh.. acıma kendine diye bağırdım içimden. artık savaşma zamanıydı. kendimi toparladım ve elimdeki zencefilli gazozla rapperların üzerine yürümeye başladım. klanımda benimle birlikte rapperların üzerine yürüyordu. fakat o kargaşada farketmediğimiz birşey vardı. bizde kuşatılmıştık. bir anda farkettik bunu. kuşatılmıştık. hem de elleri zincirli motorlu gençler tarafından. kimdi bu adamlar? yoksa, yoksa... aman allahım. bunlar onlardı. evet, onlardı. yasak sokaklar filmindeki godoş zengin piçleriydi. ama bu adamlar burdaysa, emrahta buralarda bir yerde olmalı, bizleri kurtarmalıydı. ben bu şaşkınlıkları yaşarken rapper ninja göt cebinden çıkardığı bir yıldızı motorlu gençlere salladı. fakat yıldız benim göte saplanmıştı. yere yığılırken düşünebildiğim tek bir şey vardı; bu adam o yıldız cepteyken nasıl götünün üzerine oturuyor arkadaş. kan kaybıyla gözlerim kapanırken dahi bu soruya cevap arıyordum.
gözlerimi açtığımda hastanedeydim ve karşımda gördüğüm ilk insan rapper ninja'ydı. bacaklarında jartiyer, kafasında haçlı bir hemşire sapkasıyla slikonlu memelerini ağzıma dayamış duruyordu. o an anladımki ameliyat sırasında verilen narkozun etkisi geçmemişti. gözlerimi tekrar kapattım ve açtım. rapper, yanında iki rapçi çıtırla gelmiş, beni ziyaret ediyordu. yaptığı yanlışlığı telafi etmek, arkadaş olmak istiyodu. istiyodu ama çıtırların ikisinide sanki çalıcaklarmış gibi sarmalamıştı. lan madem arkadaşlık kurmak istiyodu, birini paslasaydı ya. böyle bir kıyak karşısında benim götü dart olarak dahi kullanabilirdi.
