sözlük nedir?
fikriyatını özgürce dile getirebileceğin, format dahilinde fikir teatisi yapabileceğin sanal ortam, topluluk.
yazıyorsun, okuyorsun, öğretiyorsun, öğreniyorsun. yazmanın sınırı yok burada, yeteneğin ölçüsünde.
peki efem bakıyoruz günümüz türk toplumuna hep birlikte;
yıllardan beri gelen bir sağ görü$ hakimiyeti altında, kendini dile getiremeyen, ezildiğini dü$ünen, ku$ak çatı$ması ya$ayan yeni bir nesil peydah olmu$. Her yerde fikriyatını dile getiremiyor bu insanlar. bakıyorlar sözlük denen bir ortam mevcut anında giriyorlar. görüyorlar ki, burası türkiye değil, bamba$ka bir diyar. herkes istediği gibi yazıp çizebiliyor, dü$üncesini, fikriyatını dile getirebiliyor.
sözlük olu$umları, kendini yıllarca ku$ak çatı$malarında ezilmi$ hisseden, fikrini özgürce dile getiremeyen bir nesil tarafından istila edilince, hem sözlüklerin popülaritesi arttı hem bu ezilmi$ hissedenlerin popülaritesi arttı.
bu noktada herhangi bir sorun yok demokratik özgürlükler bağlamında. ne zaman ki bu sözlükleri kendi mekanları belleyip, sözlükleri sahiplenen sağ görü$ barındırmayanları kullanarak milletin(din dil ırk ayrımı gözetmeksizin söylüyorum) kutsal saydığı değerlerle dalga geçercesine fikir beyan etmeye ba$layanlar oldu o zaman i$in rengi deği$meye ba$ladı.
zira bu sözlüklerde o güne değin sesi soluğu çıkmayan, kendi halinde yazıp okuyan ve asıl sahiplenenlere göre daha dini bütün sayılan sağ görü$ minvalli yazar ki$iler kutsal değerlerine sahip çıkmaya, laf söyleyenleri terslemeye ba$ladı, yılların verdiği baskı altında olma psikolojisi ile yaftalamaya hazır olan sözlük yazarlarının büyük bir çoğunluğu elinde hazır beklettiği yaftasını yapı$tırıverdi. yobaz. yobaz neydi peki gerçek anlamda? herhangi bir $eye körü körüne bağlı olan, gerisini önemsemeyen. bu etiketi yiyenler sittin sene çıkartamadı o etiketin izlerini. nereye giderse gitsin yobaz olarak anılır olmaya ba$landı.
bu etiketi bu ek$i'de, itü'de ve burada* da yiyen birisi olarak merakım gark ediyor.
$imdi arkada$ım, ben kutsal değerlerime, örf ve ananelerime sahip çıkıyor, aynı zamanda medeniyet içerisinde tutunarak kendi çapımda geli$meye çalı$ıyorum. sana din ile ilgili bir $eyler hatırlattığımda diline yapı$mı$ olan "lekum dinikum veliye din" lafını söyleyiveriyorsun bana. zoruna gidiyor besbelli yıllardır yediğin bastırılma psikolojisi. ben ve dahilinde bulunduğum yobaz yaftalı bir çok insan hemen hemen aynı eylemleri yapıyor. günah sayılan bir çok eylemi, günah olduğunu bilerek, allah teala'nın affına sığınarak yapıyoruz. baktığın zaman bana yobaz etiketini yapı$tıran senden hiç farkımız yok eylemsel bazda. tek farkımız biz günah olduğunu inkar etmiyor, yaradana sığınıyor, allah affetsin diyoruz. ama sen, aynı boku yiyerek üzerine bonus olarak bir de yaratıcıyı inkâr etmekten geri durmuyorsun ve bizim yaptığımız eylemlerden ötürü bizlerle rahatlıkla dalga geçebiliyorsun. eğer ki dersen, ne biçim i$ bu hem allah deyu hem günah i$liyorsun, o zaman elinde tutmakta olduğun kapağınla sana mutlu bir hayat diliyorum.**
$imdi ben bütün bu olan bitene rağmen halen yobazım. zerre de utanmıyorum. eğer ki geleneklerine, dinine, kültür ve ahlak değerlerine sahip çıkmak senin adına yobazlık göstergesi ise, bundan utanmam, aksine fazlasıyla gurur duyarım.
edito: ayrıca kemalist söylemleri dile getirenler, eksi yediklerinde yobazlardan dem vuruyor. bu arkada$lara hatırlatmak gerekir ki, sözlük içerisinde alenen pkk sempatizanı olan bir kitle de mevcut. ha bu dediklerim ihaleyi onların üzerine yıkmak mıdır? bir bakıma öyle lakin yobaz diye nitelendirilen asıl tayfa mustafa kemal atatürk ve onun ilkeleriyle, kurduğu cumhuriyet ve gösterdikleriyle fazla bir sorun ya$amayıp, aksine bunları sahiplenebilmekte. lakin ülke bütünlüğünün bozulması için dağda, $ehirde ve sanal ortamda çaba sarfedenlerin fazlasıyla zoruna gitmekte. biraz da olaya bu yönden bakın bakalım neler göreceksiniz?