Dostluk, küçük bir kayıkla okyanusa açılabilme cesaretini göstermektir.Bu duygu bireyin hayatına güç ve anlam verir..Gideceği yerin rotasını belirleyemeyen kaptan yanlış sevdalarda bir hiç olarak boğulmaya mahkumdur.
Böylesi bir insanı affettim demek ise şimdiye kadar dile getirilmiş ve dile getirilememiş tüm dostluk tanımlarına yapılmış en büyük hakarettir.
Çünkü dostluk gerçek güvendir ve hiçbir çıkara dayalı olmayan bir bağdır.Bunu bulmak zor kaybetmek ise kolaydır.Kaybetmek değil kazanmak asıl olaydır.Dostla yaşanan her an özeldir,paha biçilemez.Gün gelip onu kaybetsen de anılar hep taze kalır.
Can Yücel'in de dediği gibi ;
insanlar vardır; derin bir okyanus...
ilk anda ürkütür, korkutur sizi.
Derinliklerinde saklıdır gizi,
Daldıkça anlarsınız, daldıkça tanırsınız;
Yanında kendinizi içi boş sanırsınız...
Çünkü Kayık, koskoca bir denizin ortasında hiç karaya vurmam sanır,gün gelip karaya oturduğunda o denizden bir damla istese de bulamayacaktır..
Oysa dostla yaşanan her an okyanus kadar derin,zengin,sonsuz bir tat bırakır.Sonuçta ; "kayık gitse de izi kalır"...