türkiye'nin olumsuzluklarından sıkılan, fakat türk kokusundan da vazgeçmek istemeyen insanların bir numaralı uğrak yeri olan muhteşem memlekettir. internet hızının düşüklüğünden, gençlerin başıbozukluğundan falan yakınırız ya hep; "ulan gidicem almanya'ya" triplerine gireriz. bu triplerin cevabı yunanistan'dır. hem türkiye standartlarından daha iyi bir ortamda hayat sürebilir, hem de türkiye'deymiş gibi hissedebilirsiniz. sabah kahvaltısında zeytin peynir yiyip çay içebilir, akşamları uzo sofrasına** oturabilirsiniz. genelde kahve içerler gerçi, ama çay içiyorsunuz diye sizi de dövmezler. tek eksiği benim için kar yağmıyor oluşudur. insanları sıcak, kendisi sıcak şirin mi şirin bir ülkedir. kimi zaman büyük pürüzler çıkar, onun dışında hiçbir şey olmaz. polis-sivil çatışmaları, futbol maçı kavgaları en büyük sorunudur, onun dışında ot gibidir insanları, türk insanına da benzerler hani. kendinizi yabancı yerde hissetmezsiniz.
türk insanına önyargılı da yaklaşılmaz bu diyarda. kimisi çok sever kimisi hiç sevmez, ama hiçbirinin aklından "lan dur şunu bi döveyim" düşüncesi geçmez, herkesle gayet iyi ilişkiler içinde olabilir ve sevilen bir simaya dönüşebilirsiniz. en az bir kere gidilip görülmesi, hatta yaşanması gereken bir yerdir, çocukluk aşkımdır bir anlamda; ilk fırsatta kaçacağım ülkedir.
bisikletle çıksam akşama oradayım gerçi, ama sınırdan almıyorlar be azizim. zamanında okul gezisinde hareket çekmiştim askerlerine, sınıra ayağımı koymuştum "geçme" dedikçe. ama ölmüştür o askerler be, şimdiki niye almıyor ki...
ufakken sınırda kendilerine ettiğim büyük hakaret, yaptığım büyük ibnelik için,