onun varlığı bana bu satırları yazdırıyor. evet o hayatıma iyi ki girmiş, yeterince tanıyamadığım, (ama çok tanımak istediğim) kendime yakın hissettiğim biri.
onunla tanışabilmek için yapmış olduğum, tanıştıktan sonra hislerimin ne denli derin olduğunu söylerken veya söyleyemezken onu maruz bıraktığım dallamalıklarıma rağmen beni kırmayacak, hatta gururlandıracak davranışların sahibi ; bunlar senin içindi, o zamanlar mantıklı bir şey yapamazdım beni benden almıştın.
o zamanlar geride kaldı ne yazık ki ve maalesef bu zamanlara geldik. arkadaşlıktan öteye geçemedim. yılmadan çabaladım, uğraştım ama (hala bile yılgın değilim) olmadı. tek istediğim onunla daha fazla vakit geçirmek, daha çok şeyler paylaşmaktı. fakat daha başlamadan bitmek zorunda da değildi. sadece o üzülmesin, kalbi kırılmasın diye nokta değil virgül koydum.(çünkü başlamadan bitmek olmaz) buna rağmen ben hala aynı benim, kendime,kalbime, hislerime gem vuruyorum.
neticede üzülüyorum be sözlük. denemediğimize, başlayamamasına üzülüyorum. daha mantıklı davranabilirdin diye hataları kendimde buluyorum ve kendime kızıyorum. fakat ona olan sevgim ağır basıyor, üzülüyorum...
keşke keşke demek istiyorum. keşke baştan başlayabilsek, keşke şu an düşünüyor olsa........ bir şans her zaman vardır ama bilemiyorum.