27 nisan 2009 istanbul da silahlı çatışma

entry60 galeri
    55.
  1. "Operasyondaki hatalar zinciri"

    1- Bostancı'daki operasyonun ilk saatlerinde bina çevresinde gözle görülür bir güvenlik önlemi yoktu. Vatandaşlar ve gazeteciler yolun karşısında rahatça durabiliyordu.

    2- Cadde trafiğe kapatılmamıştı ve arabalar, otobüsler rahatça geçiyordu. Oysa kısa bir süre önce terörist bina girişinde polise ateş etmiş, el bombası atmış ve bir polisi öldürmüştü.

    3- Polis teröristin bulunduğu cama ateş açarken gazeteciler takipteydi, hatta canlı yayında olan televizyon muhabirleri vardı. Yalnızca sarı güvenlik şeridi çekilmişti.

    4- Çatışmanın en kritik anlarından biri... Terörist namlusunu perdeden çıkarıp ateş etti ve NTV kameramanı ile bir vatandaş vuruldu. Kurşun isabet eden vatandaş hayatını kaybetti. O sırada güvenlik şeridinin içi ve dışı vatandaşlarla, polislerle ve gazetecilerle doluydu. Saldırı anında herkes sağa sola kaçıştı.

    5- Hiçbir kontrol yok ve adeta polis herkesle beraber operasyonu sürdüyordu. Polis gazetecileri uzaklaştırmaya çalışıyordu ancak olay yeri anababa günü gibiydi. Otobüsler ve arabalar geçmeye devam ederken herkes her an ölebilirdi. Bu sırada, bazı televizyoncular arabaların arkasından, bazıları da sürünerek canlı yayına devam ediyordu.

    6- Olay yerindeki bir pastane müşterilerle doluydu. Kapıdakı bir kişi ve kasada oturan kadın yaşananları sakince seyrediyordu. Yaralı vatandaş hala yerde yatarken bir vatandaş da evinin balkonunda kahvesini yudumluyordu. Bölgede balkon ve penceredekiler sanki dizi çekimi izliyordu.

    7- Zaten bir işe yaramayan güvenlik şeridi de kaldırıldı, çünkü ambulans geldi. Polis habercileri kaldırdı ve yaralı karga tulumba ambulansa taşındı. Bu sırada operasyon sürüyordu ve herkes ateş hattında bulunuyordu.

    8- Polis habercileri uyarmaya devam ederken hepsini pastaneye topladı, ardından da pastaneyi boşalttı. Yaşlı bir müşteri elleri arkasında yavaş yavaş yürüyordu. Tüm bunlar yaşanırken binadakilerin hayati tehlikesi de sürüyordu. Polis bir kadını "Yukarı çıkın, bomba atacağız" diye uyarıyordu ama sonra bir uyarı daha yaptı: "Kimseye kapınızı açmayın."

    9- Operasyon yapılan evin üç cephesi de açıktı ve evin arka tarafına bakan bir odası olduğu dikkate alınmamıştı. Çatışma sürerken arka sokakta hayat aynen devam ediyordu.

    10- Operasyonun sonlarına doğru silah sesleri ve patlamalar arttı ama vatandaşlar hala olay yerindeydi.

    kaynak: nvtmsnbc
    http://www.ntvmsnbc.com/id/24961061/
    ----------------------------------------

    sonuç: bir polis hayatını kaybetti. ilhan kandaz ölümden döndü. dava açıp hakkını savunacak. mazlum şeker ise adı gibi mazlum bi şekilde öldü. daha doğrusu öldürüldü!.. onlarca sivil kahpe kurşunların hedefi olmaktan şans eseri kurtuldu. bugün hayattalar. ama yarın? kimbilir!..
    olay sonrası kahramanlar;
    muammer güler: huzurlu ve kendisinden emin. 1 mayısı bekliyor.
    celalettin cerrah: temkinli. çocuklarını gece dışarı salıvermiyor. örnek bi aile babası!..
    recep tayyip erdoğan: hırçın. medyaya öfkeli. "ben emniyet müdürüme inanıyorum" diyor kaşlarını çatarak.
    beşir atalay: şaşkın. medyanın bu olayı abarttığını düşünüyor. utanmasa bu olayın bi tatsızlıktan ibaret olduğunu söyleyecek.

    edit: veee;
    bu entryi eksileyen sözlük yazarları: şuursuz ve pişkin.
    "devletime polisime zeval gelmesin onlar ne yaptıysa doğrudur, iftira atıyorlar, oradaki insanlar meraktan öldü ve yaralandı" diyorlar kendilerinden emin ve pişkin bir şekilde. peki bu sözlük yazarlarından biri orada akan trafikteki bir aracın içinde olsaydı ve kurşunlardan biri kendilerine isabet etseydi ne söyleceklerdi? eminim ki cevapları şu olurdu;
    "polis trafikte bana geçmemi söyledi. ama ben geçmemeliydim. suç benim. geçersen kurşunu yersin tabi. onların görevi oradaki teröristi bi an önce yoketmek, bizi korumak değil"

    * beyninize kurşun yeseniz bile algılarınız doğru çalışmaz sizin.
    biz meraklı olduğumuz için değil sizin gibi bi sürü olduğu için daha çok kurşun yeriz.
    3 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük