görüşlerini falan siktir edin de, bu adama "hizmet etmiyor" demek gerçekten esnek bir göt ister. 8 sene arayla gittiğim 2 diyarbakır arasındaki farkları şöyle sıralayayım.
- daha önceden diyarbakır sanki zoraki büyükşehir olmuş bir memleketti. hani devlet bakmış, "ulan antep'in öte tarafında hiç büyükşehir yok. ayıp etmişiz harbiden" deyip, yolu bile olmayan bir memleketi, büyükşehir yapmış gibiydi. gerçekten şehiriçinde asfaltlı bir yol yok denecek kadar azdı, şimdi ise şehiriçinde asfaltsız yol yok gibi.
- halk tarafından sevilen bir insan. zaten sevilmeseydi %65 oy zor alırdı. belki yine partiden dolayı kazanırdı fakat bu oya çıkmak, halkın kendi içinden birisi olmaya bakar.
- rant kavgalarının önüne geçilmiş durumda. yarım bırakılıp gidilmiş inşaat yok gibi.
- artık hiç bir evde su problemi kalmamış. öyle diyor halk. temiz su önceden çok büyük sorunken, şimdi her evde temiz su varmış. susuz köylere de su götürme çalışmaları hızla sürüyor.
- 10 sene öncesinde diyarbakır belediye işçileri genelde diyarbakır belediye başkanının kendi aşiretindeki işsiz gençlere iş verilirken, şimdi daha fazla işi bilen, kalifiye eleman çalıştırılıyor.
- eğitim ve iş kazandırma merkezlerini geliştirmiş.
ilk aklıma gelenler bunlar fakat eminim ki orada yaşayan biri daha fazlasını da sayabilir. ideolojiden sıyrılıp yaptığı işlere bakarsak, çalışan başkandır.
edit: bunu kötü oya boğan ideolojik kısırlıktan kurtulamamış, adamın neler yaptığını istanbul'dan tahlil etmeye kalkan ucuz milliyetçilere selam...
