beş senelik sevgilisinden ayrılan genç arkadaşına içki masasında derdini anlatır. kah ağlar kah güler gözündeki yaşları silerek. onunla geçen iyi günleri anlatır. gülüşünü, saçlarını, gözlerinin yakınlığını, ilk buluşmayı, ilk öpüşmeyi ilk kavgayı anlatır durur.
arkadaşı sırf onu teselli etmek için artık unutmasını söyler ve ekler:
sen yirmi beş yaşında adamsın, ömrünün beştebirilik kısmını kaplayan biri için bu kadar üzülmeye değmez.
bu sözlerle neye uğradıığını şaşıran genç gözündeki yaşları silerek kendini toplar:
-iyi ama yirmibeş yıllık ömrüm o beş yılda anlam kazandı...
beş yıllık emeği bir çırpıda silmek kolay değildir. kimsenin başına gelmesini istemeyeceği
durumdur.