hayatın acı gerçekleriyle yüzleştimiz ilk anlarda birisidir. bir görev verirler ama ne işe yaradığını, yetkilerinin ne olduğunu, nelerle sınırlı olduğunu bilmezsin.
misal ben araç ve gereçleri koruma koluydum. tenefüslerde ekip arkadaşlarımla birlikte gidip okul bahçesinde ki arabaların başını beklerdik. (araç denilince aklımıza arabadan başka bir şey gelmiyo tabi) bahçede maç yapanların topu arabaya gelince gidip dalardık. ağzı, burnu kanayan olursa da hemen sağlık kolu görevlileri olay yerine intikal edip, yaralılara ilk müdahaleyi yapardı.
o zamanlar eğitsel kolların bize en büyük katkısı şüphesiz ekip ruhunu aşılamasıydı.