beşiktaşlıların tamamına yakını demiyor ki, "arkadaş ibrahim toraman'ın kartları haksız, bobo'nun kartı haksız" ama bu tamamına yakın diyor ki, "arkadaş bu kartlar doğru ancak, sen aynı şeyi yapan koreli shin'e kartı nasıl vermezsin? 3 kere topu elle kesen krita'ya nasıl kart vermezsin? bursasporlu oyuncuların çoğu ikili mücadelelerde düştüğünde düdüğünü öttürüp faul verirken, beşiktaşlı oyuncuların kırkpınar'da gibi yere çalınmasına nasıl "kalk" dersin? her el pozisyonunu gördüğün halde, ömer erdoğan'ın elle kestiği pozisyonu nasıl görmezsin? faul olan birçok pozisyonda beşiktaşlı oynculara "kalk" derken bursaspor'un atak yapmasına imkan sağlarken beşiktaş hem faule uğrayıp üzerine topa sahip olup atağa çıkarken avantaj kuralını nasıl uygulamazsın?" sorularımız bunlar deniz çoban'a. yoksa "maçı katletti, .mına kodu" demiyoruz. tüm bunlara rağmen beşiktaş galibiyeti holosko, ekrem ve yusuf'un ayağından kaçırdığı goller ile son saniye'deki ivankov'un kurtarışı -bu pozisyon diğerlerinden farklı, bunu bobo atamadı değil, ivankov kurtardı- sebebiyle kazanamadı.
bir de birçok defa oynu durdurmasına rağmen, bursalı oyuncuların özellikle ikinci yarının başından başlayan ve 60. dakikaadn sonra yoğunluk kazanan zaman çalma çabalarına karşılık dalga geçer gibi 3 dakika uzatma vermesi ayrı bir olaydır.
nihayetinde, kritik pozisyonlarda hata yapmaması, skora etki etmemesi -ki, aslında penaltı pozisyonu ile etmiştir de belki- bu hakemin iyi maç yönettiği anlamına gelmez.