kendisiyle dünkü "istanbul canı isteyen gelsin zirvesi"nde tanışmışımdır. kendisinin nickini söyleyebilmek için berbat ispanyolca telaffuzlarımızın sınırlarını zorlarken olan olmuştur ve zavallı masayı sel basmıştır*. O güzelim Winston kutusu bile daha da kıpkırmızı oldu zavallım* Sigarayı mı kurtaralım, çakmağı mı kurtaralım yoksa cep telefonlarını mı karar veremedik o an*.
"Olur öyle vakalar" diyor ve bu küçük sorunun üzerinde daha fazla durmadan entryi noktalıyoruz.