bunlardan bir tanesini tüm gücümle teklemiş biri oarak söylüyorum;
yanınıza yaklaşırlarsa görmezden gelmek lazım bunları.
benim attığım tekmeyi sonuna kadar haketti. arkadan diğerleri gelmese iki-üç tane daha sallayacaktım. pişman falan da değilim.
istanbul'da yaşayan herkes bilir. bunlar yapma-etmeden, istemiyorumdan anlamaz. kibar oldukça tepene çıkarlar. yapmadık çirkeflik bırakmazlar. en küçüğü de en büyüğü de aynıdır.
kadıköy'de kız arkadaşımla buluştuk. birisi geldi bunlardan. küçük, şirince bişey. gül satmak istedi. neyse, defolsun gitsin diye aldık. aslında hiç almamanız, konuşmamanız gerekir. yoksa gitmezler. elim kırılaydı da almasaydım. eksik kalsaydı gül. o gülü aldık diye, tartıcısı da geldi, selpakçısı da, sucusu da. git dedikçe geliyorlar.
neyse biraz uzaklaşalım diye hareketlendik. birisi kız arkadaşımın bacağına sarıldı, bırakmıyor. sinir nasıl fırladıysa tepeme olanca gücümle tekmeledim çocuğu. tekmeyi yiyen velet önce havalandı biraz, sonra düştü götünün üstüne.
ondan sonra diğer arkadaşları koşmaya başladılar peşimizden irili ufaklı 8-10 kişiler. allah'tan civarda bi polis ekibi vardı. dağıttılar sürüyü.